SON DAKİKA: Korona aşısı orucu bozar mı? Camide teravih kılınacak mı? Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş son noktayı koydu

Salgının devam etmesiyle birlikte teravihin evde kılınmasına ilişkin karara ilahiyatçılardan ve İslami STK’lardan destek geldi. Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, alınan kararın yerinde bir karar olduğunu söyledi. Prof. Dr. Recep Cici ise teravih namazının bütünüyle iptal olmadığına dikkat çekerek, “Sağlık olmadan ibadet olmaz. Teravih namazı evlerde de kılınabiliyor” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığının samimiyetine güvendiğini belirten Prof. Dr. Nasrullah Hacımüslümoğlu da, “Zaten tavsiye maiyetinde olmuş bir karar. Evde kılınması daha uygundur. Bence her Müslüman da buna uyması gerekir” ifadelerini kullandı. İsmailağa Fıkıh Heyeti ise İslam’ın salgın hastalık gibi umumi belalarda Müslümanların tedbirli davranmalarını emrettiğini hatırlatarak, “Netice olarak teravih namazlarının da aksatmamak şartıyla evlerde hane halkıyla beraber cemaat halinde eda edilmesi mümkündür” açıklamasında bulundu.

SON DAKİKA: Korona aşısı orucu bozar mı? Camide teravih kılınacak mı? Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş son noktayı koydu
06 Nisan 2021 - 13:04 - Güncelleme: 06 Nisan 2021 - 22:08

SON DAKİKA: Korona aşısı orucu bozar mı? Camide teravih kılınacak mı?  Başkanı Prof. Dr.  son noktayı koydu

Giriş Tarihi: 06.04.2021  11:15 Güncelleme Tarihi: 06.04.2021  12:37

Son dakika haberleri... Korona aşısı oruç bozar mı? Camide teravih kılınacak mı? Ramazan ayı öncesinde en çok aranan sorular.  Başkanı Prof. Dr. , bu çok merak edilen sorularla ilgili son noktayı koydu. Erbaş, koronavirüs salgını nedeniyle bu sene de teravih namazlarının evlerde kılınacağını açıkladı. Diyanet İşleri Başkanı koronavirüs aşısının da oruç bozmayacağını belirtti.

Son Dakika Haberi: Camilerde teravih kılınacak mı? Diyanet açıkladı!

Tüm dünyayı etkisi altına alan ve Türkiye'de vaka sayılarının tekrar arttığı koronavirüs salgını döneminde bir kez daha Ramazan ayına yaklaşıyoruz.

Son Dakika Haberi: Camilerde teravih kılınacak mı? Diyanet açıkladı!

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, milyonlarca vatandaşın merak ettiği 'Ramazan ayında teravih namazı camilerde kılınacak mı?' sorusuna yanıt verdi

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş tarafından yapılan son dakika açıklamasında, "Yaptığımız istişareler neticesinde teravih namazını camilerde değil evlerimizde kılmanın uygun olduğuna karar verdik" ifadeleri kullanıldı.

Müslümanların Ramazan ayında vazgeçilmez ibadetlerinden biri de teravih namazı.

Geçtiğimiz sene salgın nedeniyle teravih namazları evlerde kılınırken bu sene ne olacağı da merak ediliyordu.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, teravih namazıyla ilgili aldıkları kararı açıkladı.

"EVLERİMİZDE KILMANIN UYGUN OLDUĞUNA KARAR VERDİK"
Erbaş şunları söyledi "Yaptığımız istişareler neticesinde teravih namazını camilerde değil evlerimizde kılmanın uygun olduğuna karar verdik''

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş noktayı koydu: Teravih namazı camilerde kılınacak mı?

İlahiyatçılar ve kanaat önderlerinden teravih değerlendirmesi: İslam bizi korumak içindir

Salgının devam etmesiyle birlikte teravihin evde kılınmasına ilişkin karara ilahiyatçılardan ve İslami STK’lardan destek geldi. Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, alınan kararın yerinde bir karar olduğunu söyledi. Prof. Dr. Recep Cici ise teravih namazının bütünüyle iptal olmadığına dikkat çekerek, “Sağlık olmadan ibadet olmaz. Teravih namazı evlerde de kılınabiliyor” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığının samimiyetine güvendiğini belirten Prof. Dr. Nasrullah Hacımüslümoğlu da, “Zaten tavsiye maiyetinde olmuş bir karar. Evde kılınması daha uygundur. Bence her Müslüman da buna uyması gerekir” ifadelerini kullandı. İsmailağa Fıkıh Heyeti ise İslam’ın salgın hastalık gibi umumi belalarda Müslümanların tedbirli davranmalarını emrettiğini hatırlatarak, “Netice olarak teravih namazlarının da aksatmamak şartıyla evlerde hane halkıyla beraber cemaat halinde eda edilmesi mümkündür” açıklamasında bulundu.İlahiyatçılar ve kanaat önderlerinden teravih değerlendirmesi: İslam bizi korumak içindirKırıkkale'de bir din görevlisi 2020'nin ramazan ayında kurduğu ses sistemiyle komşularına evlerinde teravih namazı kıldırmıştı.

Yeni Şafak’ a konuşan ilahiyatçılar ve STK Başkanları teravih namazı ile ilgili görüşlerini aktardı:

Evlerimizi mescide dönüştürme fırsatı

Uluslararası Müslüman Alimler Derneği Başkanı Abdulvahap Ekinci:

"Diyanet İşleri Başkanlığı'nın teravihin evlerde kılınması kararını daha doğru, daha afdal olduğunu okudum. Hem İslami açıdan hem sosyal yaşadığımız şartlar açısından isabetlidir. Gerçekten Ramazan Şerif denildiği vakit ilk akla oruçla beraber teravih namazı akıllara gelir. Hepimizin arzusu şüphesiz ki cemaat ile bu ibadeti ifa etmek. Ancak yaşadığımız bu pandemi sürecinde ve bu vakaların artışa geçtiği dönemde teravih namazını evde kılmak ve özellikle herkesin evlerini bir mescide dönüştürerek ailecek o manevi havayı teneffüs etmek daha yararlı ve daha isabetli olduğunu düşünüyorum. Ama keşke böyle ağır şartlar ve bu pandemi yaşanmasaydı da o manevi havayı hepimiz camide yaşamış olsaydık. Canı korumak dinimizin emri olarak her şeyin önünde geliyor. Bunun için evde teravih namazını kılmak aile ile birlikte yaşamak ve evimizi de mescide dönüştürme fırsatını bu vesile kaçırmamak gerekir."

UMAD Başkanı Abdulvahap Ekinci

UMAD Başkanı Abdulvahap Ekinci

 Bütünüyle iptal olmuyor

 İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Cici:

 "Diyanet İşleri Başkanlığı'nın teravihin evlerde kılınması kararı yerinde oldu. Çünkü İslam'da ehemmi mühimme takdim etme diye kuralımızda var. En önemlisi esas alınır. Sağlık olmadan ibadet olmaz. Eğer ibadet sağlığı tehlikeye sokuyorsa kazaya bırakılır, telafi edilir. Pandemi sürecinde evlerde de cemaat ile namaz kılmayı kazandırmış oluyoruz. Burada alışkanlıklar üzerinden değil, ihtiyaçlar gereklilikler üzerinden belirlemek zorundayız. Diyanet, tüm Türkiye'yi esas alarak bu kararı verdi. İsabetli bir karar. Buna uymakta fayda var. Teravih namazını bütünüyle iptal olmuyor ki evlerde kılınabiliyor.”

Hastalığın defi için doğrudur

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz:

"Yerinde olan bir karar. Çünkü asıl olan def'-i mefsedet celb-i maslahat ondan sonra gelir. Defi mefsedet dediğimiz şey hastalıktır onun defi için, ortadan kaldırılması için böyle bir karar alındı. Doğru olan budur."

Tedbir olarak evde kılmak daha münasip

Prof. Dr. Nasrullah Hacımüslümoğlu:

“Diyanet İşleri Başkanlığı, bu salgının devam ettiğini, sağlık açısından henüz bir güvenceye kavuşamadığımızı gerekçe göstererek, istişare neticesinde aldıkları kararın teravih namazının evlerde kılınmasının daha uygun olacağı yönünde bir karar almış. Bu mesleğin bir mensubu olarak kararın isabetli olduğunu söylüyorum. Temel kaynaklarımıza uygundur. Hem ayete hem de Kur’an-ı Kerim’de uygundur. Ayette bile “kendinizi tehlikeye atmayın” diyor. Kim tehlikeli olduğunu söylüyor, güvenilen bir yönetim. Ben hem yönetimime güveniyorum hem de Diyanet yöneticilerine ve samimiyetine güveniyorum. Bu ayeti celileye bakılarak alınan karar doğru ve isabetlidir.

Peygamber Efendimizin bir hadisi şerifi var, “Bir yerde veba işittiğiniz zaman o yere ve onun üzerine gitmeyiniz, ve bir yerde siz bulunduğunuz halde veba zuhur edince ondan kaçarak o yerden çıkmayınız”. Çünkü bu çok enteresan bir hadisi şeriftir. Bu hadisi şerifi bugüne taşıyalım, bugün ne var, korona var, her tarafı kapmayan bir korona var. Peygamber Efendimiz, ‘Siz vebanın var olduğunu duyduğunuz taktirde’ bunu kimden duyarım, devlet erkanından, sağlık bakanlığından, diyanet işleri teşkilatından sorumluluğu onlar üstleniyor. Bu hadis gereğince vebanın söz konusu edindiği yere varmayın. Bu tür kalabalık yerlerde olur mu her zaman mukadder, olabilir. Şayet birisi koronaya yakalanmış ise yerinden çıkmasın. Bu tür yerlere gitmesin. Camiye gittiği zaman pek emin olamayız. Koronaya yakanmış biri camiye gidip ona da diyor ki sakın başkalarına bulaştırma. Ama gelebilir, önlemeyebiliriz.

  • Hz. Ali ve Hz. Ömer'in de uygulamaları var
  • Tedbir olarak en güzel şey, eğer evlerde namazını kılarsanız bu daha uygundur, daha münasiptir. Aslında teravih namazının Cuma namazı gibi Cemaatle eda edilmesi gibi bir mecburiyeti yoktur. Teravih namazının kılınması sünnettir Resulü Ekrem cemaatle kılmıştır. Burada dinen bir sakınca söz konusu değildir. Yapılan uygulama çok doğrudur. Bu konuda Hz. Ali ve Hz. Ömer’in de uygulamaları var. Karar zaten tavsiye maiyetinde olmuş bir karar, evde kılınması daha uygundur. Bence her Müslüman’da buna uyması gerekir. Aksi takdirde böyle bir hastalığa kapılır bir vefat hadisesi olursa bir anlamda kendi ölümüne bir sebep meydana gelecek. Korunma derecelerine azami derecede riayet etmek dinimizin gereğidir. Camilerimizin o muhteşem süsü kaybolmuş olacak. O da Allah’ın takdiri. İslam bizi korumak içindir. Bu bakımdan verilen fetvayı yerinde bulunuyorum.”

İslam, Müslümanların tedbirli davranmalarını emrediyor

İsmailağa Fıkıh Heyeti de, Din-i Mübin-i İslam’ın salgın hastalık gibi umumi belalarda Müslümanların tedbirli davranmalarını emrettiğini belirterek şunları ifade etti:

Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Ashabına bu hususta farklı vesilelerle birçok tembihlerde bulunmuştur. Bir hadis-i şerifilerinde şöyle buyurmuştur. Hasta olan kişi sağlıklıya uğramasın. Salgın hastalık durumlarında Müslümanların karşılaştığı en mühim meselelerden biri de cemaat ile namaz meselesidir. Böyle meselelerde Müslümanların başvuru mercii, diğer tüm dini meselelerde olduğu gibi elbette Ashab-ı Kiram Efendilerimizdir. Bu gibi fevkalade hallerde cemaat ile namazın terk edilebileceği ile alakalı, Din-i Mübin-i İslamı en samimi şekilde yaşadıklarında kimsenin şüphe duyamayacağı Ashab-ı Kiram Efendilerimizden birçok nakiller gelmiştir. Bu nakillerden biri de Hz. Abdullah b. Ömer (Radıyallâhû Anh)’ın yaşadığı şu hadisedir: İbni Ömer (Radıyallâhû Anh), çok soğuk bir gecede, Mekke yakınlarındaki Zacnan bölgesinde ezan okudu ve sonrasında “Namazları bineklerinizde/konakladığınız yerlerde kılın” diye ilan etti. Sonra bize dedi ki: Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) seferde, çok soğuk veya yağmurlu gecelerde müezzine, ezan okumasını, akabinde “Namazları bineklerde kılın” demesini emrederdi. Bu hadisenin bir benzerini Ashab-ı Kiram Efendilerimizin büyük fakihlerinden Abdullah b. Abbas (Radıyallâhû Anh)’ın amelinde de bulmaktayız. O, afet derecesinde şiddetli yağmur yağdığı bir cuma günü cemaate gelinmemesini ve herkesin evinde öğlen namazını kılmasını emretmiştir.

  • CEMAATİ TERK ETMEYE RUHSAT TANIYAN MAZERETLER VAR
  • Hanefi mezhebinin muteber âlimlerinden İbni Nüceym, el-Eşbah ve’n-Nezair isimli eserinde bu konuya dair “Cemaati terk etmeye ruhsat tanıyan mazeretler kırk civarındadır” demektedir. Bu mazeretlerin arasında bulaşıcı hastalıkları da saymıştır.
  • EVLERDE EDA EDİLMESİ MÜMKÜNDÜR
  • Mezkûr nakillere baktığımızda, fevkalade hallerde cemaat ile namaza ve hatta Cuma namazına dahi ara verilebileceği anlaşılmaktadır. Netice olarak teravih namazlarının da -aksatmamak şartıyla- evlerde hane halkıyla beraber cemaat halinde eda edilmesi mümkündür.”

AŞI ORUCU BOZAR MI?
Ramazan ayı öncesinde bir diğer merak edilen konu ise koronavirüs aşısı orucu bozar mı?

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, oruçlu iken aşı olmakla ilgili de

"Din İşleri Yüksek Kurulumuzun da açıkladığı gibi gerektiğinde oruçluyken aşı olmakta bir sakınca yoktur ve bu durum orucu bozmaz."

Son dakika | Diyanet İşleri'nden flaş 'teravih namazı' kararı!

Son dakika haberi...: "Yaptığımız istişareler neticesinde teravih namazını camilerde değil evlerimizde kılmanın uygun olduğuna karar verdik." dedi.

Son dakika | Diyanet İşleri'nden flaş 'teravih namazı' kararı!

 Başkanı ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Erbaş, Kovid-19 tedbirleri kapsamında, ramazanda teravih namazının camilerde değil evlerde kılınmasının uygun olduğuna karar verildiğini bildirdi.

Erbaş, TDV Kocatepe Cami Konferans Salonu'nda ana teması "Şifa Ayı Ramazan" olan 2021 Yılı Ramazan Ayı Bilgilendirme Toplantısı'na katıldı.

Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından Diyanet İşleri Başkanlığınca belirlenen "Şifa Ayı Ramazan" ana temalı videoların gösterildiği programda konuşan Erbaş, 12 Nisan Pazartesi günü kılınacak teravih namazının ardından, 13 Nisan Salı günü tutulacak oruç ile mübarek ramazan ayına girileceğini belirtti.

Erbaş, Kur'an-ı Kerim'de adı zikredilen çok kıymetli bir zaman olan ramazanın insanlara yaratılış gayesini ve sorumluklarını hatırlattığının altını çizerek, şunları kaydetti:

"Bilindiği üzere, her sene ramazan ayında yüce dinimizin ve İslam ahlakının hayat veren ilkelerinden birini gündeme taşıyoruz. Bu sene de ramazan temasını 'Şifa Ayı Ramazan' olarak belirledik. Mümin gönüllerde 11 ayın sultanı olarak yer eden ramazan, bütün yönleriyle maddi ve manevi hastalıklarımız için bir şifa ayıdır. Ramazan, her türlü günah ve hatadan hicret ederek ruhumuzu esaretten kurtardığımız ve böylece huzur bulduğumuz, halimizi Allah'a arz ederek aczimizi itiraf edip gurur, kibir gibi hastalıklardan kurtulmayı umduğumuz bir şifa ayıdır."

"BU DÖNEM AİLE BAĞLARININ GÜÇLENDİRİLMESİ İÇİN BİR FIRSAT OLARAK GÖRÜLMELİ"

Bu ramazan ayının da geçen sene olduğu gibi Kovid-19 şartlarında karşılandığına işaret eden Erbaş, bu dönemin aile bağlarının güçlendirilmesi için bir fırsat olarak görülmesi ve ramazanın manevi güzelliklerinin evlerde aile bireyleriyle birlikte yaşamaya daha çok özen gösterilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Erbaş, bu çerçevede yayınlarıyla millet için adeta bir okul haline gelen Diyanet Televizyonu ve radyolarında ramazana özel programlar yapılacağına değinerek, bu bereketli zamanların daha çok okuma ve tefekküre vesile kılınması amacıyla TDV ve Diyanet İşleri Başkanlığı yayınlarının herkese ulaşması için kitap kampanyaları yapılacağını duyurdu.

Ramazan ayının aynı zamanda yardımlaşma ve paylaşma mevsimi olduğunu aktaran Erbaş, şöyle devam etti:

"TDV, Diyanet İşleri Başkanlığı ile birlikte her yıl olduğu gibi bu sene de ramazan vesilesiyle yardım organizasyonları yapacak. 'Kardeşlerini Unutma Beklenen Sensin' temasıyla yürüttüğümüz 2021 yılı ramazan programı kapsamında yurt içinde 81 il ve tüm ilçelerde, yurt dışında mağdur, mazlum ve muhtaç insanların yaşadığı bölgelerde ramazanın manevi iklimini yaşatacağız.

Gıda, alışveriş kartı, bayramlık kıyafet gibi hazırlıklarla toplamda 61 milyonluk yardım yapacağız. Milletimiz zekat ibadetini genelde ramazan ayında yerine getirmektedir. Bu anlamda zekat verecek olan kardeşlerimize en güzel şekilde rehberlik yapmak ve zekatlarla muhtaçları buluşturmak için vakfımız bünyesinde ilk defa Zekat Müdürlüğü kurduk."

"İSLAM İLE İLGİLİ YAZAN, KONUŞAN VE PROGRAM YAPAN HERKESTEN SAHİH BİLGİYE BAĞLI KALMALARINI İSTİRHAM EDİYORUM"

Erbaş, salgın nedeniyle evlerde ihya edilecek ramazan ayında medya organlarına ve mensuplarına çok daha büyük görevler düştüğüne dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:

"Medyada ve dijital ortamlarda yüce dinimiz İslam ile veya başta oruç olmak üzere ibadetlerle ilgili yazan, konuşan, program yapan herkesten sahih bilgiye bağlı kalmalarını özellikle istirham ediyorum. Sorumluluk bilinciyle hareket etmelerini, yanlış, zayıf, mesnetsiz bilgilerden kaçınmalarını istiyorum. Gereksiz konular ve tartışmalarla milletimizin zihinlerini meşgul etmemelerini, fitne ve tefrikaya sebep olabilecek her türlü tutum ve davranıştan uzak durmalarını özellikle rica ediyorum. Aziz milletimizden de görsel medyada, sosyal medyada ve dijital ortamlarda kaynağı belli olmayan, tartışma, çatışma, fitne ve tefrikaya dayalı içerik ve söylemlere itibar etmemelerini istirham ediyorum."

"TERAVİH NAMAZLARIMIZI EVLERİMİZDE KILMANIN DAHA UYGUN OLDUĞUNA KARAR VERDİK"

Dünya genelinde yaşanan salgının tehlikesinin ve vaka ile vefat sayılarının artmaya devam ettiğine vurgu yapan Erbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yaptığımız çok yönlü değerlendirmeler ve başta Sağlık Bakanlığımız olmak üzere, devletimizin yetkili organlarıyla yaptığımız çok yönlü istişareler neticesinde mevcut şartlarda teravih namazlarımızı camilerde değil evlerimizde kılmanın daha uygun olduğuna karar verdik. Elbette gönlümüz istiyordu ki teravih namazlarımızı camilerimizde kılalım, çoluğumuzla çocuğumuzla o coşkuyu camilerimizde yaşayalım. Ancak, salgın hastalık tehlikesi, teravih namazının uzun süre kapalı bir alanda kalmayı gerektirmesi, belirti göstermeyen vakaların varlığı gibi nedenlerden dolayı geçen sene olduğu gibi teravih namazlarımızı evlerimizde kılacağız. Tabii acı ve üzücü. Yani böyle bir duyuruyu yapmak benim için gerçekten çok acı ama sağlık çok önemli."

Erbaş, İslam'a göre insan sağlığının öncelikli olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"İnsan, sağlığından olacaksa bazen haram bir şey ile kendisini o ölümden kurtarmaya ve sağlığını korumaya yönelik fetvalar verilmiştir. Dolayısıyla bizim bu konuda çok dikkatli olmamız gerekiyor. Dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak tek bir kişinin sağlığını tehlikeye atmak büyük bir vebaldir. Ramazana özel bir ibadet olan teravih namazını cemaatle evlerimizde kılalım, cemaatle kılamıyorsak ferdi olarak kılalım. Yani çocuklarımızla birlikte cemaat yaparak evlerimizde kılarsak bu gerçekten bizim için çok iyi olacak. Böylece bu salgın şartlarında evlerimizde çok güzel bir ibadet ortamı da oluşturmuş oluruz. İnşallah hep beraber evlerimizde ailemiz ve çocuklarımızla bu güzel ibadeti yerine getirerek camilerimizde teravih namazında buluşamamanın hüznünü bir nebze de olsa gidermeye çalışırız. Şayet bu süreçte salgının seyrine göre camilerimizde teravih namazı kılabilme imkanı olursa bunun da kararını alıp milletimizle derhal paylaşırız."

Erbaş, vatandaşlardan "Oruçluyken aşı olabilir miyiz?" şeklinde çok yoğun bir şekilde sorular aldıklarını bildirerek, "Din İşleri Yüksek Kurulumuzun da açıkladığı gibi gerektiğinde oruçluyken aşı olmakta bir sakınca yoktur ve bu durum orucu bozmaz." açıklamasında bulundu.

Toplantıda, TDV'nin bu yılki ramazan etkinliklerine yönelik hazırladığı ve "Misal" adıyla tanınan rap müzik sanatçısı Resul Aydemir'in seslendirdiği parçanın yer aldığı tanıtım filmi gösterildi.

Diyanet'ten flaş 'teravih namazı' kararıDİYANET'TEN FLAŞ 'TERAVİH NAMAZI' KARARI

 haberi | 103 emekli amiralin darbe çağrışımlı skandal bildirisine peş peşe sert tepkiler: Haddinizi bilin

Giriş Tarihi: 4.4.2021  07:00 Son Güncelleme: 4.4.2021  09:16

Son dakika haberi: Aralarında Türker Ertürk, Deniz Cora'nın da bulunduğu 103 emekli amiralin AK Parti Hükümeti'ni hedef alan skandal bildirisine peş peşe sert tepkiler geldi. Meclis Başkanı Mustafa Şentop, "Kendi uydurdukları gündemlerle kaos simsarlığı üstlenmişler; belli" derken, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "O Türkiye eskide kaldı! Bu millet 15 Temmuz’da darbe heveslilerini nasıl tepelediğini dosta düşmana gösterdi. Haddinizi bilin!" açıklamasında bulundu. İşte darbe çağrışımlı skandal bildiriye gelen sert tepkiler...

Milli iradeyi hedef alan skandal bildiriye hükümetten ilk tepki!

Son dakika haberi... 103 emekli amiralin AK Parti hükümetinin hedef alan darbe çağrışımlı bildirisine çok sert tepkiler geldi. Meclis Başkanı Mustafa Şentop, "Yıllardır içeride, dışarıda vatan ve millet düşmanlarıyla cephe cephe amansız bir mücadele sürerken ortalıkta gözükmeyen emekliler, kendi uydurdukları gündemlerle kaos simsarlığı üstlenmişler; belli." ifadelerini kullanırken, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da "Büyük Türk milleti üniformaya aşıktır. Üniformayı taşımak şereftir. O şerefi emekli olduktan sonra taşımak daha büyük şereftir. Demokrasiye, devlete ve millete sadakatle bağlı, rütbesini üniformasını siyaset malzemesi yapmayanları daima şükranla yad ederiz... Ya diğerleri..." sözleriyle bildiriye tepki gösterdi.

Günün gazete manşetleri

103 amiral eskisi bir araya geldi, milli iradeyi hedef alan skandal bir bildiri yayınladı. Söz konusu bildiri toplumun her kesimi tarafından lanetlenirken bu rezaletin altına imzasını atan emekli amirallere çok sert tepki gösterildi. İletişim Başkanı ,"O  eskide kaldı! Bu millet ’da darbe heveslilerini nasıl tepelediğini dosta düşmana gösterdi. Haddinizi bilin! ifadelerini kullanırken TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Kahraman milletimiz 15 Temmuz'da sadece FETÖ'cü darbecileri değil, aynı kaynaktan beslendiğini bildiğimiz bütün darbe sevdalılarını da toprağa gömdü" dedi. İşte skandal bildiriye dair tüm detaylar ve gösterilen tepkiler...

Cuntacılığa özenen emekli amirallere sert tepki

Cuntacılığa özenen 103 amiral eskisi, milletin iradesini hedef alan skandal bir bildiri yayınladı. İnfiale yol açan bildiriye siyasilerden, vatandaşlara toplumun her kesiminden çok sert tepki gösterildi.

İşte 103 emekli amiralin darbe çağrışımlı skandal bildirisini gelen tepkiler:

TBMM BAŞKANI ŞENTOP: KAOS SİMSARLIĞI ÜSTLENMİŞLER

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Yıllardır içeride, dışarıda vatan ve millet düşmanlarıyla cephe cephe amansız bir mücadele sürerken ortalıkta gözükmeyen emekliler, kendi uydurdukları gündemlerle kaos simsarlığı üstlenmişler; belli. Kahraman milletimiz 15 Temmuz'da sadece FETÖ'cü darbecileri değil, aynı kaynaktan beslendiğini bildiğimiz bütün darbe sevdalılarını da toprağa gömdü. Düşünce açıklama başka, darbe çağrışımlı bildiri hazırlamak başka." ifadeleriyle söz konusu bildiriye tepki gösterdi.

BAKAN SOYLU'DAN TEPKİ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Büyük Türk milleti üniformaya aşıktır. Üniformayı taşımak şereftir. O şerefi emekli olduktan sonra taşımak daha büyük şereftir. Demokrasiye, devlete ve millete sadakatle bağlı, rütbesini üniformasını siyaset malzemesi yapmayanları daima şükranla yad ederiz... Ya diğerleri..." diyerek skandal bildiriyi kınadı.

İLETİŞİM BAŞKANI FAHRETTİN ALTUN: HADDİNİZİ BİLİN

Fahrettin Altun; "Neymiş, birkaç emekli amiral bir araya gelip bir 'bildiri' yazmışlar! 5. kol unsurları da hemen heyecanlanmış. Oturun oturduğunuz yerde. O Türkiye eskide kaldı! Bu millet 15 Temmuz'da darbe heveslilerini nasıl tepelediğini dosta düşmana gösterdi. Haddinizi bilin!" dedi

"NE HAKLA MİLLİ İRADENİN MEŞRU TEMSİLCİLERİNE PARMAK SALLIYORSUNUZ?

Altun, şöyle devam etti :"Siz kimsiniz? Ne hakla milli iradenin meşru temsilcilerine parmak sallıyorsunuz? Türkiye bir hukuk devletidir. Bunu asla unutmayın. Vesayetçiler bir daha asla demokrasimize zarar veremeyecek. Dış güçlerin ezik piyonları büyüyen, güçlenen Türkiye'nin önünü kesemeyecek!"

Altun sözlerini şöyle tamamladı; 15 Temmuz'a 103 gün kala 103 hadsizin verdiği mesaj ayaklarımızın altındadır. Bu topraklarda son sözü aziz milletimiz söyler. Bu ışıklar antidemokratik her girişim ve niyete karşı aziz milletimiz için hiç sönmeden yanacaktır. Görevimizin başında, milletimizin emrindeyiz.

Milli iradeyi hedef alan bildiri... Tüm detaylar A Haber'de konuşuldu! | Video

CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI FUAT OKTAY: HER PLATFORMDA GEREKLİ CEVAP EN NET ŞEKİLDE VERİLECEKTİR

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, vesayet muhiplerinin heveslerinin en son 15 Temmuz gecesi kursaklarında kaldığını, millet olarak unutamayacakları bir ders verdiklerini vurgulayarak "Bugün de her platformda gerekli cevap en net şekilde verilecektir." ifadesini kullandı.

Oktay, Twitter'dan yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Mezarlıkta ıslık çalan korkaklar misali, Millet İradesini ve Recep Tayyip Erdoğan'ın dik duruşunu hazmedemeyen darbe seviciler demokratik kurumlara, seçilmişlere ve de Türk Silahlı Kuvvetlerine ayar verme hadsizliğinde bulunmuşlar... Haddinizi bilin.

Son dakika! Darbe imalı bildiriye tepkiler çığ gibi | Video

Bu vesayet muhiplerinin hevesleri en son 15 Temmuz gecesi kursaklarında kalmış, millet olarak unutamayacakları bir ders vermiştik. Bugün de her platformda gerekli cevap en net şekilde verilecektir. Göze alabilene, hodri meydan."

ÇELİK: BU YÖNTEM VE ÜSLUBUN SİYASİ HAYATIMIZDA NEYE KARŞILIK GELDİĞİ BELLİDİR

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Bazı emekli amirallerin geçmişteki kötü ve çirkin olayları hatırlatan bir yöntem ve üslupla bildiri yayınlaması kabul edilemez. Bu yöntem ve üslubun siyasi hayatımızda neye karşılık geldiği bellidir. Bir dönem taşıdıkları üniformayı ve sıfatları istismar eden bu kişilerin açıklaması yok hükmündendir. Bu yaptıkları hem milli iradeye hem de bir dönem taşıdıkları üniformaya saygısızlıktır. Bu, vesayet özlemiyle tutuşan bir zihniyetin canlı olduğunun da kanıtıdır.
AK Parti Sözcüsü Çelik’ten amirallerin skandal bildirisine tepki: Seçilmiş iradeye yönelik ilkel dili kınıyoruz

BU İLKEL DİLİ KINIYORUZ

Doğu Akdeniz'de hak ve menfaatlerimiz için güçlü bir mücadele verirken, birtakım emekli askerin suni gündemler üretmek suretiyle Mavi Vatan mücadelesini yürüten Cumhurbaşkanlığı makamını ve Hükümetimizi hedef almasına en güçlü cevapları vermeye devam edeceğiz.Seçilmiş siyasi iradeye yönelik kullanılan bu ilkel dili kınıyoruz. Kaldı ki Mavi Vatanda mücadele veren ordunun başkomutanını cephe gerisinde hedefe koymanın askeri terminolojideki karşılığı da bellidir. Bu zihniyetle siyasi ve hukuki mücadelemiz sürecektir. Bugüne kadar aziz milletimizin karşısında kendisinde bir güç vehmeden her türlü vesayet odağına gereken ders verilmiştir, verilmeye de devam edilecektir.

NUMAN KURTULMUŞ: O DEVİRLER GERİDE KALDI!

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, yapılan skandal bildiriye set tepki göstererek, ''Eski Türkiye sevdalısı, vesayetçi, kendisini milli iradenin üstünde gören zihniyetin bazı temsilcileri yayınladıkları sözde bildiri ile siyasete akıl, millete ayar vermeye çalışıyorlar. O devirler geride kaldı! Haddinizi bilin! İçinize sinmese de şunu çok iyi anlayın ki; bu millet, vatanı da, mavi vatanı da, demokrasiyi de, milli iradeyi de bedelini ödeyerek korumuştur ve koruyacaktır.'' ifadelerini kullandı.

MAHİR ÜNAL: BU VESAYET AKLI ESKİ TÜRKİYE'DE KALDI

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal: Vesayetçi aklın artığı birkaç emekli amiral "bildiri" yayınlayıp seçilmişlere "parmak sallamış." Tekrar hatırlatmakta fayda var. Topluma ve devlete dair her şeyi dizayn etmeye çalışan bu vesayet aklı eski Türkiye'de kaldı. Darbe heveslilerine

GÖKSU: 15 TEMMUZ DESTANIMIZ BURADA

Türkiye'nin verdiği milli mücadeleyle soluğu kesilenler nefes alabilmek için kendilerine yeni kuklalar bulmuş. Geçti o günler geçti... O cunta rüyalarınızdan uyanın artık. Sizin darbe sevdanız oradaysa bizim de 15 Temmuz Destanımız burada.

ÖZHASEKİ: BU AZİZ MİLLET SİZİN GİBİLERE...

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki: Köhnemiş ve kokuşmuş vesayetçi sistemin artıkları yayınladıkları sözde bildirgeyle milletin kararları üzerinde bir baskı oluşturmaya çalışıyor. Fakat unutulmasın; bu Aziz millet sizin gibilere 15 Temmuz'da verdiği cevabı yine vermesi gerekirse gözünü kırpmayacaktır. #HodriMeydan

BAKAN SELÇUK: HİÇ KİMSE KENDİNİ MİLLETİN GÜCÜNÜN ÜSTÜNDE GÖREMEZ!

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Türkiye'de milli iradeye ayar verme devrinin çoktan kapandığını bildirdi.

Bakan Selçuk, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "Türkiye'de milli iradeye ayar verme devri çoktan kapandı. Bu vesayetçi alışkanlıklardan kurtulamayanlar, 15 Temmuz'da milletimizin verdiği cevabı çabuk unutmuş olmalı. Hiç kimse kendini milletin gücünün üstünde göremez!" ifadelerini kullandı.

ADALET BAKANI GÜL: GÜCÜNÜ MİLLİ İRADEDEN ALAN BİR TÜRKİYE VAR ARTIK

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye'nin bekasını korumanın, demokrasiye saygıdan ve hukuka bağlılıktan geçtiğini bildirdi.

Bakan Gül, Twitter'dan yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Seçilmişlere parmak sallamaya kalkan darbe heveslileri şunu iyi bilsin, köhnemiş vesayetçi zihniyetin prangalarından kurtulan, bu zihniyetten hesap soran, gücünü milli iradeden alan bir Türkiye var artık. Bu ülkenin bekasını korumak demokrasiye saygıdan, hukuka bağlılıktan geçer."

CUMHURBAŞKANLIĞI SÖZCÜSÜ KALIN: HADDİNİZİ BİLİN VE YERİNİZDE OTURUN

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, milletin ve temsilcilerinin vesayet heveslilerine asla geçit vermeyeceğini belirterek "Haddinizi bilin ve yerinizde oturun." ifadesini kullandı.

Kalın, Twitter'dan yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

"Bir grup müteakit askerin darbe dönemlerini çağrıştıran açıklaması sadece kendilerini gülünç ve zavallı duruma düşürmüştür. Bilsinler ki aziz milletimiz ve temsilcileri bu zihniyete ve vesayet heveslilerine asla geçit vermeyecektir. Haddinizi bilin ve yerinizde oturun."

İŞTE KÜSTAH BİLDİRİYE İMZA ATAN EMEKLİ AMİRALLER

1. E. Amiral Ergun MENGİ
2. E. Amiral Alaettin SEVİM
3. E. Amiral Nazif ÖZDAĞDEVİREN
4. E. Amiral Işık BİREN
5. E. Amiral Ahmet ŞENOL
6. E. Amiral Hasan HOŞGİT
7. E. Amiral Vedat ERSİN
8. E. Amiral Metin AÇIMUZ
9. E. Amiral Atilla KEZEK
10.E. Amiral Nurhan KAHYAOĞLU
11.E.Amiral Önder ÇELEBİ
12.E.Amiral Metin POYRAZLAR
13.E.Amiral Mücahit ŞİŞLİOĞLU
14.E.Amiral Engin BAYKAL
15.E.Amiral Hüseyin ÇİFTÇİ
16.E.Amiral Atilla KIYAT
17.E.Amiral Vehbi ALPMAN
18.E.Amiral Celal PARLAKOĞLU
19.E.Amiral Mustafa Ekmel ÖZDENGİL
20.E.Amiral Serdar DÜLGER
21.E.Amiral Abdullah METE
22.E.Amiral Ertan DEMİRTAŞ
23.E Amiral Orhun ÖZDEMİR
24.E.Amiral Ersin GÜLER
25.E.Amiral Nadir KINAY
26.E.Amiral Hüseyin HOŞGİT
27.E Amiral İlker GÜVEN
28.E.Amiral Baha EREN
29.E.Amiral Abdullah GAVREMOĞLU
30.E.Amiral Şükrü BOZOĞLU
31.E.Amiral Hakan ERCAN
32.E.Amiral Mesut ÖZEL
33.E.Amiral Taner EZGÜ
34.E.Amiral İbrahim AKIN
35.E.Amiral Ömer AKDAĞLI
36.E.Amiral Mehmet OTUZBİROĞLU
37.E.Amiral Taner BALKIŞ
38.E.Amiral İzzet ARTUNÇ
39.E.Amiral Hakan ERAYDIN
40.E.Amiral Mehmet Ali ÇINAR
41.E.Amiral Deniz DAĞLILAR
42.E.Amiral Yalçın ERTUNA
43.E.Amiral Türker ERTÜRK
44.E.Amiral Aydın CANEL
45.E.Amiral Sami ÖRGÜÇ
46.E.Amiral Yalçın KAVUKÇUOĞLU
47.E.Amiral Nazım ÇUBUKÇU
48.E.Amiral Ahmet AKSOY
49.E.Amiral Can ERENOĞLU
50.E.Amiral Doğan HACİPOĞLU
51.E.Amiral Abdullah AKGÜL
52.E.Amiral Aziz ÖZTÜRK
53.E.Amiral A. Serdar AKINSEL
53.E.Amiral İlker GÜVEN
54.E.Amiral Mustafa İPTEŞ
55.E.Amiral Caner BENER
56.E.Amiral Nejat BERKSUN
57.E.Amiral Kadir SAĞDIÇ
58.E.Amiral Tayfun TANSAN
59.E.Amiral İskender YILDIRIM
60.E.Amiral Ali Yüksel ÖNEL
61.E.Amiral Uğur YİĞİT
62.E.Amiral Mustafa ÖZBEY
63.E.Amiral Cem GÜRDENİZ
64.E.Amiral Bülent BOSTANOĞLU
65.E.Amiral Murat BİLGEL
66.E.Amiral Cengiz ALPÖZÜ
67.E.Amiral Serdar Okan KIRÇİÇEK
68.E.Amiral Tufan MİMİR
69.E.Amiral Turgut TUFAN
70.E.Amiral Turhan ÖZER
71.E.Amiral Alper TEZEREN
72.E.Amiral Mustafa ÜLTANUR
73.E.Amiral Ruhsar SÜMER
74.E.Amiral Cemal ÜREN
75.E.Amiral Gündüz Alp DEMİRUS
76.E.Amiral Deniz CORA
77.E.Amiral Gürkan İNAN
78.E.Amiral Atilla TONGUÇ
79.E.Amiral Mustafa KARASABUN
80.E.Amiral Erol YÜKSEL
81.E.Amiral Özbek GÜRGÜN
82.E.Amiral Bülent OLCAY
83.E.Amiral Nejat GÜLDİKEN
84.E.Amiral Turgay ERDAĞ
85.E.Amiral İsmail TAYLAN
86.E.Amiral Aydın GÜRÜL
87.E.Amiral Raif NALDEMİR
88.E.Amiral Numan ALANSAL
89.E.Amiral Tanzar DİNÇER
90.E.Amiral Erol ADAYENER
91.E.Amiral Haluk Sayın
92.E.Amiral Ferhat FERHANOĞLU
93.E.Amiral Mehmet Ali ÖZGÜVEN
94.E.Amiral Ali Sadi ÜNSAL
95.E.Amiral Doğan DENİZMEN
96.E.Amiral Taner AKKAYA
97.E.Amiral Necati KURT
98.E.Amiral Tayfun URAZ
99.E.Amiral Engin HEPER
100.E. Amiral Hayati Bilgiç
101.E. Amiral Hasan Nihat DOĞAN
102.E. Amiral Ömer Bayram ÇETİN
103.E.Amiral Mithat Kemal ALGÜL



İLETİŞİM BAŞKANI ALTUN'DAN AÇIKLAMA
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, aralarında Türker Ertürk, Deniz Cora'nın da bulunduğu 103 emekli amiralin AK Parti Hükümeti'ni hedef alan bildiri yayınlamasına tepki gösterdi.



"HADDİNİZİ BİLİN"
Fahrettin Altun; "Neymiş, birkaç emekli amiral bir araya gelip bir 'bildiri' yazmışlar! 5. kol unsurları da hemen heyecanlanmış. Oturun oturduğunuz yerde. O Türkiye eskide kaldı! Bu millet 15 Temmuz'da darbe heveslilerini nasıl tepelediğini dosta düşmana gösterdi. Haddinizi bilin!" dedi.



"NE HAKLA MİLLİ İRADENİN MEŞRU TEMSİLCİLERİNE PARMAK SALLIYORSUNUZ?

Altun, şöyle devam etti:
"Siz kimsiniz? Ne hakla milli iradenin meşru temsilcilerine parmak sallıyorsunuz? Türkiye bir hukuk devletidir. Bunu asla unutmayın. Vesayetçiler bir daha asla demokrasimize zarar veremeyecek. Dış güçlerin ezik piyonları büyüyen, güçlenen Türkiye'nin önünü kesemeyecek!"



SOYLU'DAN AÇIKLAMA
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Büyük Türk milleti üniformaya aşıktır. Üniformayı taşımak şereftir. O şerefi emekli olduktan sonra taşımak daha büyük şereftir. Demokrasiye, devlete ve millete sadakatle bağlı, rütbesini üniformasını siyaset malzemesi yapmayanları daima şükranla yad ederiz... Ya diğerleri..." dedi.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, milli iradeyi hedef alanlara "Yıllardır, içerde dışarda vatan ve millet düşmanlarıyla cephe cephe amansız bir mücadele sürerken ortalıkta gözükmeyen emekliler, kendi uydurdukları gündemlerle kaos simsarlığı üstlenmişler; belli. Kahraman milletimiz 15 Temmuz'da sadece FETÖ'cü darbecileri değil, aynı kaynaktan beslendiğini bildiğimiz bütün darbe sevdalılarını da toprağa gömdü. Düşünce açıklama başka, darbe çağrışımlı bildiri hazırlamak başka" ifadeleriyle tepki gösterdi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gece yarısı yayınlanan darbe imalı bildiriye ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden açıklamalarda bulundu.

İşte Çelik'in açıklamalarından satır başları;

Bazı emekli amirallerin geçmişteki kötü ve çirkin olayları hatırlatan bir yöntem ve üslupla bildiri yayınlaması kabul edilemez. Bu yöntem ve üslubun siyasi hayatımızda neye karşılık geldiği bellidir.

Bir dönem taşıdıkları üniformayı ve sıfatları istismar eden bu kişilerin açıklaması yok hükmündendir. Bu yaptıkları hem milli iradeye hem de bir dönem taşıdıkları üniformaya saygısızlıktır. Bu, vesayet özlemiyle tutuşan bir zihniyetin canlı olduğunun da kanıtıdır.

Doğu Akdeniz'de hak ve menfaatlerimiz için güçlü bir mücadele verirken, birtakım emekli askerin suni gündemler üretmek suretiyle Mavi Vatan mücadelesini yürüten Cumhurbaşkanlığı makamını ve Hükümetimizi hedef almasına en güçlü cevapları vermeye devam edeceğiz.

Seçilmiş siyasi iradeye yönelik kullanılan bu ilkel dili kınıyoruz. Kaldı ki Mavi Vatanda mücadele veren ordunun başkomutanını cephe gerisinde hedefe koymanın askeri terminolojideki karşılığı da bellidir. Bu zihniyetle siyasi ve hukuki mücadelemiz sürecektir.



"DARBE HEVESLİLERİNE HODRİ MEYDAN"
AK Parti Grup Başkanvekili, Kahramanmaraş Milletvekil Mahir Ünal, "Vesayetçi aklın artığı birkaç emekli amiral "bildiri" yayınlayıp seçilmişlere "parmak sallamış." Tekrar hatırlatmakta fayda var. Topluma ve devlete dair her şeyi dizayn etmeye çalışan bu vesayet aklı eski Türkiye'de kaldı. Darbe heveslilerine #hodrimeydan"



"HADİ BAKALIM"
Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, "Doğu Akdeniz'de gaspçıların oyunlarını bozduk, sesleri çıkmadı. Sınırlarımızı temizledik, sesleri çıkmadı! Libya'da Mavi Vatan'ı tesis ettik, sesleri çıkmadı. Karabağ'da bir olduk, sesleri çıkmadı. Gelmiş demokrasiye, hükümete ayar veriyorlar! Hadi bakalım!" ifadelerini kullandı.




"SİZİN DARBE SEVDANIZ ORADAYSA BİZİM DE 15 TEMMUZ DESTANIMIZ BURADA"
Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, "Türkiye'nin verdiği milli mücadeleyle soluğu kesilenler nefes alabilmek için kendilerine yeni kuklalar bulmuş. Geçti o günler geçti... O cunta rüyalarınızdan uyanın artık. Sizin darbe sevdanız oradaysa bizim de 15 Temmuz Destanımız burada" şeklinde konuştu.



HAYALİ CUNTACILIK OLAN AMİRAL ESKİLERİNE SOSYAL MEDYADA SERT TEPKİ
Gazeteci Erem Şentürk, milli iradeyi hedef alan amiral eskilerine sosyal medya hesabı üzerinden sert tepki gösterdi.

Şentürk, "103 Emekli Amiral olmayan bir tartışmayı varmış gibi numara yaparak sözüm ona devlete ayar vermeye kalkmışlar. Yanlış park eden arabaların sileceklerini kaldırmaktan sıkıldılar galiba. Kim tartışıyor Montrö anlaşmasını? Olmayan dertlere ağlamak dalavereciliktir. Hayır... Şimdi madem öyle o halde şu iki soruya da ayrıca not düşelim. 1) Böyle bir tartışma yok, konu yok, mevzu yok ama velevki olsa devlet bir plan yapsa size ne...? 2) Montrö'yü kim kutsamış da bunlar bu kadar telaş yapıp korkuya kapılmışlar? Korkan Denizci mi olur?" ifadelerini kullandı.



İşte Erem Şentürk'ün konuya ilişkin açıklamaları;

Bu emekli Amiralleri tek tek sıraya dizeceksin; sırayla "gel buraya" diye çağırıp soracaksın:

-Görevdeyken ve görevden sonra Sevilla Planı için ne dediğiniz?

-Mavi Vatan için ne yaptınız?

-15 Temmuz da ne yaptınız?



"SİZ ERBAKAN'LA SAVAŞIRKEN SEVİLLA HARİTASI ÇİZİLİYORDU"
Şu emekli Amirallere söylemeliyim: Parmak sakladığınız devlet, siz görevdeyken işgal edilmeye çalışılan Akdeniz'i kurtarıyor. Şu anda donanma sizin namusunuzu temizliyor.

Siz Erbakan'la savaşırken Sevilla Haritası çiziliyordu düşman. Haddinizi bilin oturun utanarak minnet edin.



"BU DEVLET AKDENİZ'DE SİZİN NAMUSUNUZU TEMİZLİYOR!"
Görevdeyken Sevilla Planına tek kelime edemeyen korkaklar şimdi orduevlerine gidemeyince sıkıntıdan devlete parmak sallıyorlar.

Ulan bu devlet Akdeniz'de sizin namusunuzu temizliyor hadsiz bunaklar.



"ÖLENE DEK KARŞINIZDA OLACAĞIZ"
AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, "Kimileri ışıklara, kimileri de "bildiri"lere umut bağlamış. Hepsinin ortak sevdası vesayet, ortak düşmanı ise milli iradedir. Demokrasiyi katletmeye yeltenen bu anlayışı kabul etmek, bunlara boyun eğmek; en hafif deyimiyle vatana ihanet olur. Ölene dek karşınızda olacağız" ifadelerini kullandı.


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum