CHP rezerv yalanında kayboldu! İlhan Kesici önce çürüttü sonra çark etti

"128 milyar dolar nerede?" tartışmalarıyla ilgili CHP'nin kanalı Halk TV'de konuşan CHP'li İlhan Kesici, "Tüm detaylar Merkez Bankası’nın bilançosunda var. Okumayı bilenler girer görür." açıklamasının tepki görmesi üzerine geri adım attı. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Kesici, "Kemal Kılıçdaroğlu ve partim ile tam anlamıyla aynı görüşteyim." dedi.

CHP rezerv yalanında kayboldu! İlhan Kesici önce çürüttü sonra çark etti
18 Nisan 2021 - 09:26

CHP rezerv yalanında kayboldu! İlhan Kesici önce çürüttü sonra çark etti

Giriş Tarihi: 18.04.2021  08:48 Son Güncelleme:18.04.2021 09:14

Son dakika haberine göre; Türkiye'nin gündemini aylardır '128 milyar dolar kayboldu' yalanıyla meşgul eden , hükümet ve yetkili isimler tarafından verilen hiçbiri yanıtı kabul etmeyerek, aslı olmayan iddialarını sürdürdü. Partisinin 'kayıp rezerv' yalanını  milletvekili  gözler önüne serdi. Kesici, 17 saat sonra çark ederek, “Genel Başkanımla aynı görüşteyim” dedi.

GÜNDEMSabah

CHP rezerv yalanında kayboldu! İlhan Kesici önce çürüttü sonra çark etti

, uzun süredir ısrarla gündeme taşıdığı "128 milyar dolar nerede?" rezerv yalanı kampanyasında kayboldu. Önceki gün 'de katıldığı bir programda "Rezerv kaybolmaz. Devletin her şeyi kayıt altındadır" açıklamasını yapan  Milletvekili ve Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) eski Müsteşarı , partiden yediği linç kampanyası üzerine 17 saat sonra açıklamasından çark etti.

." ını çürüten 'li  geri adım attı:  ile aynı görüşteyim

"" tartışmalarıyla ilgili 'nin kanalı Halk TV'de konuşan CHP'li , "Tüm detaylar ’nın bilançosunda var. Okumayı bilenler girer görür." açıklamasının tepki görmesi üzerine geri adım attı. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Kesici, " ve partim ile tam anlamıyla aynı görüşteyim." dedi.

CHP'li İlhan Kesici korktu

 İstanbul Milletvekili ve ekonomist , Halk TV'de katıldığı programda, CHP'nin "128 milyar dolar nerede" algısına ters düşecek açıklamalar yaptı.

CHP'NİN YALANINI İLHAN KESİCİ ÇÜRÜTTÜ

"128 milyar dolar kaybolmaz. Okumayı bilenler girer MB sitesine görür" diyen Kesici, "Nereye gider, nereden gelir. O bilgilerin üstüne bir tahminimiz var. Ama şimdi söylersem kendi sorduğumuz soruyu kırmış olurum" sözleri ile partisinin iddialarını da çürüttü.

GERİ ADIM ATTI: KILIÇDAROĞLU İLE AYNI GÖRÜŞTEYİM

Söz konusu açıklamaların ardından tepki gören Kesici, geri adım attı.

İçerden baskı yiyen ve ardından sosyal medya hesabından açıklama yapan Kesici, "Merkez Bankası rezervi konusunda Sayın Genel Başkanım Kemal Kılıçdaroğlu ve Partim ile tam anlamıyla aynı görüşteyim. Katıldığım yayınlardaki söylemlerim de tam bu istikamettedir." sözlerini sarf etti.

Televizyona çıkarak rezerv yalanı kampanyasını çürüten  İstanbul Milletvekili Kesici, 17 saat sonra çark ederek, “Genel Başkanımla aynı görüşteyim” dedi

​128 milyar dolar yalancıları

128 milyar dolar yalancıları

CHP ve onun peşine takılan küçük muhalefet partileri bir yalanın üstüne kurulu “128 milyar dolar nerede?” sorusunu siyasetlerinin merkezi haline getirdi. Yalanı ısrarla dillendirenler Merkez Bankası’nın mevcut 90 milyar dolarlık rezervini, kur saldırılarında kullanılan doları, salgında üreticiyi ve dar gelirliyi korumak için ödenen parayı ve 1 dolarlık işlemin bile kayıt dışı olamayacağını görmezden geliyor.

Televizyon programında "Nereye gitti, nereye gider, nereden gelir? O bilgilerin üzerine tahminimiz var ama şimdi söylersek kendi söylediğimiz şeyi kırmış oluruz. Hayır kaybolmaz. Bir kere onu söyleyeyim. Kaybolmaz. Girerseniz  bilançosuna. Okumayı bilen insanlar açarlar internet sayfalarını. Dolar alım-satımları nasıl olmuş, ne zaman olmuş, kaçtan alınmış-satılmış? Görülür. Her şey kayıt altındadır. Bu devletin kayıtlarında var. Mutlaka var" sözleriyle karalama kampanyasını tam anlamıyla çökerten Kesici'den geri adım geldi. Dün sosyal medya hesabından bir paylaşım yapan İlhan Kesici, "Merkez Bankası rezervi konusunda Genel Başkanım  ve partimle aynı görüşteyim. Katıldığım yayındaki söylemlerim tam da bu istikamettedir" sözleriyle geri adım attı.


AK PARTİ'DEN KARŞI ATAK

, CHP'nin Merkez Bankası'nın rezervlerine ilişkin iftira ve yalanlarına bu kez videolu açıklamayla cevap verdi. Grafiklerle dolu videolu anlatımda Merkez Bankası Başkanı Prof. Dr. 'nun açıklamalarına da yer verildi. AK Parti'nin videolu anlatımında Merkez Bankası rezervleri ile ilgili verilen bilgiler şöyle:



TL İSTİKRARI KORUNDU

"128 milyar dolar nerede? Bu bir soru değil iftiradır. Son günlerde CHP Merkez Bankasının (MB)128 milyar dolarının kaybolduğunun iftirası üzerinden yalanlarla dolu bir kampanya yürütüyor. Öncelikle bu iftira ve iddia ile ilgili MB Başkanının açıklamasına bakalım. MB Başkanı Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu:"Bilanço varlık yükümlülük denkliği açısından bakıldığında ortada kaybolmuş bir varlıktan bahsetmek mümkün değil.""Herhangi bir kesime, banka veya firma ayrıcalıklı döviz işlemi gerçekleşmedi."

Açıklamalardan da net olarak anlaşılacağı üzere söz konusu döviz işlemleri, işlem platformları üzerinden o günkü piyasa koşulları ve fiyatları çerçevesinde gerçekleştirilmiştir.

Daha net olarak tüm işlemler sağlıksız fiyat oluşumunun engellenmesine, döviz piyasalarındaki arz-talep ve likidite tesisine katkıda bulunması amacıyla yapılmıştır.Tüm işlemler  istikrarını ve dengesini koruma amaçlıdır.

DÖVİZ REZERVLERİNİN DÖKÜMANI

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının 18 yıllık döviz rezervi seyrine bakalım:

2002:27,5 milyar dolar

2005: İlk kez 50 milyar dolar çıtasını aştı

2012:100 milyar doları geçti

2013: Kasım: Gezi provokasyonlarına rağmen 135 milyar dolara yaklaştı.

2017: Ekim: 117,8 milyar dolar

2018: Ağustos:ABD Başkanı Trump'ın Türkiye'ye ekonomik operasyonları ve kur saldırı başladı.

2018: Eylül: 84,7 milyar dolar

2020: Şubat:107,7 milyar dolar

2020: Mart: Kovid-19 pandemisi nedeniyle uluslar arası piyasalarda yaşanan şok nedeniyle 92,15 milyar dolar

2021: Şubat:95,5 milyar dolar

2021: Nisan:89,4 milyar dolar

TCMB REZERVLERİNDE KOVİD-19 ETKİSİ:

Son bir yıldan fazladır Kovid-19 salgınından dolayı tüm dünya ekonomik açıdan da derinden etkilendi. Ülkelerin salgın karşısında aldıkları mali tedbirlerin toplamı 16 trilyon dolar. Merkez bankalarının bilanço genişlemesi 10 trilyon doları bulmuştur. Türkiye'de ise 2020 mart ayının TCMB'nın rezervleri92,15 milyar dolarken Nisan 20212'de bu rakam 89,4 milyar dolara düşmüştür. Son bir yıl içinde rezerv azalması sadece 2,75 milyar dolardır.



REEL SEKTÖRÜN DOLAR TALEBİ:

Türkiye gelişen ve büyüyen bir ülkedir. Kovid-19 Salgınının ilk şokunun yaşandığı dönemde tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz piyasalarında da döviz likidite sıkışıklığı yaşanmıştır. Salgından kaynaklanan olağan dışı koşullarda serbest piyasalarda faiz çıkışındaki artış doğrudan yatırımların azalması altın talebinin hızla artması turizmle ilgili arz talebini artırmıştır. Ödemeler dengesinin devamlılığını sağlamak için MB rezervleri piyasanın ihtiyaç ve talepleriyle şekillenmiştir. Bu döviz satmak değildir. Yaşanan süreçte TCMB'nın üretimi destekleyici politikaları istihdam, büyüme, reel sektör ve bankacılık sektörümüzü ayakta tutmuştur.Türkiye yüksek faize muhtaç edilmedi.TCMB artan dolar talebini karşılayamasaydı, Türkiye faizleri şok bir biçimde artırarak kendi reel sektörüne zarar verecekti.


TÜRKİYE BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR

Türkiye, 2020'de yüzde 1.8 büyümesini sürdürerek geçen yıl dünyada en yüksek büyüme oranına sahip 4. ülke oldu. 2020'nin son 4 ayında Cumhuriyet tarihinin aylık ihracat rekorları kırılarak ihracatta yaşanan artış, 2021'in Ocak, Şubat ve Mart aylarında da devam etti. TCMB'nin üretimi destekleyici politikaları olmasaydı bu büyüme rakamlarına ulaşamazdık. Sonuç olarak MB dünyanın ve ülkemizin içinde bulunduğu koşullar göz önünde bulundurularak artan döviz talebini karşılamak üzere tüm argümanlarını milletimiz için kullanmıştır.

2020’Yİ DÜŞÜK FAİZLE ATLATTIK

Yaşanan süreçte Merkez Bankası’nın üretimi destekleyici politikaları; istihdam, büyüme, reel sektör, bankacılık sektörünü ayakta tuttu. Bu hamleyle Türkiye’yi geçen yıl yüksek faizden uzak tutan Merkez Bankası, artan dolar talebini karşılamasaydı, Türkiye faizleri şok bir biçimde artırarak reel sektörü büyük zarar verecekti.Oğuz Kaan Salıcı

Oğuz Kaan Salıcı

Aykut Erdoğdu

Aykut Erdoğdu

Kemal Kılıçdaroğlu

Kemal Kılıçdaroğlu

Selin Sayek Böke

Selin Sayek Böke

Faik Öztrak

Faik Öztrak

Akif Hamzaçebi

Akif Hamzaçebi

CHP’NİN SERMAYE KONTROLÜ ZORLAMASI

CHP’nin, Türkiye’de yerleşik gerçek ve tüzel kişilere satılan döviz miktarlarını ve satış fiyatlarının açıklanmasını istemesi, “sermaye kontrolü” talebi anlamına geliyor. Çünkü bütün dünyada bu tür bilgiler ekonominin en mahrem bilgileri olarak kabul ediliyor. Ticari sır kapsamına giren bilgilerin korunması, gelişmiş bütün ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de anayasal güvence altındadır. CHP’nin ifşa olmasını istediği bilgilerin açıklanması Türk Ceza Kanunu'na göre suç. Bu bilgilerin açıklanması halinde Türkiye ekonomisinin uluslararası alanda tüm kredibilitesini kaybetmesi anlamına gelir.

128 milyar dolar çarpıtmasında FETÖ izi!"128 MİLYAR DOLAR" ÇARPITMASINDA FETÖ İZİ!

CHP'li İlhan Kesici partisinin yalanını gözler önüne serdi!CHP'Lİ İLHAN KESİCİ PARTİSİNİN YALANINI GÖZLER ÖNÜNE SERDİ!

CHP'li İlhan Kesici partisinin yalanını gözler önüne serdi!CHP'Lİ İLHAN KESİCİ PARTİSİNİN YALANINI GÖZLER ÖNÜNE SERDİ!

TÜRKİYE BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR

CHP'nin algı operasyonu ifşa oldu! 128 milyar dolar yalanı patladı... CHP'nin dolar şovuna çarpıcı yanıt: Rezervler buharlaşmaz Yiğit Bulut'tan A Haber canlı yayınında önemli açıklamalar: Senaryoların hepsi yalan çıktı

FETÖ Özal’ı tehdit etti: Şimdi istersen uyu, bundan sonra kopacak kıyamet senin kıyametindir

Gerçek Hayat’ın FETÖ özel sayısında 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın örgüt ile ilgili hazırlattığı rapor ve aldığı üstü kapalı tehditler yer alıyor. Son dönemlerinde Gülen’in faaliyetlerinden rahatsız olan Özal, 1991’de örgüt hakkında rapor hazırlanmasını istedi. Çalışmayla Gülen’in ilişkileri ve örgütün yapılanma biçimi ayrıntılarıyla ortaya konuldu. Raporda Gülen’in dışında 20 üst düzey yöneticinin isimleri veriliyor ve bu kişilerin 14’ü Mason. Örgütün Moon tarikatıyla ilişkisi de anlatılıyor. Masonlarla ilişkisini anlatan rapordan haberdar olan Gülen, Sızıntı dergisinin Ağustos 1991 sayısında “Şaşkın Kaptan” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazıda Özal şu şekilde tehdit edildi: Milletin yolunu kesen kanlı kabus, sen çağdaşlık ve çağ atlama naralarıyla kendini avuta dur. Şimdi istersen uyu, bundan sonra kopacak kıyamet senin kıyametindir.

Haber Merkezi  07 Mayıs 2020, 01:00  Son Güncelleme: 07 Mayıs 2020, 01:07 FETÖ Özal’ı tehdit etti: Şimdi istersen uyu, bundan sonra kopacak kıyamet senin kıyametindir

Turgut Özal

İhanet şebekesi FETÖ’nün gen haritasını çıkaran Gerçek Hayat dergisi, özel sayısında 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın hazırlattığı çarpıcı rapora da ver verdi. Dosyaya göre, teröristbaşı Fetullah Gülen’in faaliyetlerinden rahatsız olan Turgut Özal, 1991 yılında talimat vererek örgüt hakkında bir rapor hazırlattı. Raporda Gülen ve örgütün yapılanma biçimi tüm ayrıntılarıyla ortaya koyuldu. Yöneticileri, iç sorumluları ve örgütün Mossad ve Masonlarla irtibatı raporda tek tek zikredildi. Raporda, mason Gülen’in dışında 20 üst düzey yöneticinin isim listeleri verildi ve bu kişilerin 14’ünün mason olduğu belirtildi.

 

Teröristbaşı Fetullah Gülen

Teröristbaşı Fetullah Gülen

Gerçek Hayat Dergisinin FETÖ'ya özel hazırladığı özel rapor

Gerçek Hayat Dergisinin FETÖ'ya özel hazırladığı özel rapo

Gerçek Hayat FETÖ’nün yüz yıllık hikayesini özel sayı yaptı: İslam’ın en büyük düşman

GÜNDEM

Gerçek Hayat FETÖ’nün yüz yıllık hikayesini özel sayı yaptı: İslam’ın en büyük düşman

MOON TARİKATI İLE İRTİBATLARI VAR

Gülen örgütü ile masonların ilişki ve ortak çalışma yöntemlerine de yer verilen şu ifadeler yer aldı: “Fetullah Gülen cemaatinin bu localarla (masonlar) yakın teması bilinmektedir. Amerikan gizli servisine ajan yetiştiren Moon tarikatı ile Gülen cemaati arasında gelişmiş bir ilişki var. Locaların Gülen cemaatinin içerisinde ve yönetim katında çok üyesi bulunmaktadır. Eğitim alanında locaların çalışmaları ayrı bir yer tutar. Zeki ve akıllı öğrenciler locaların ve cemaatin amaçları doğrultusunda kullanılır. Siyasetçi, büyük işadamı, sanayici, hukukçu, bürokrat devletin üst düzey yöneticileri özenle seçilerek desteklenmekte ve yurt dışı bağlantılarına yarayışlı kişiler haline getirilmektedir. Gülen cemaatinin siyasi ve ekonomik güç yapmak için siyonist örgütlenmelerden ekonomik destek sağlanmıştır.”

NURCULUĞU İFSAD ETTİ

Belge 1

Belge 1

Belge 2

Belge 2

 

***Belge 3

Belge 3

“CIA ile bağlantıları güçlenen Fetullah Gülen cemaati, İslami hareketlerin en önemli bir parçası haline gelmiştir. Sürecin bir parçası olarak gelişen ve kendilerine neo Nurcu hareket olarak tanımlayan cemaat, kendini gelişen durumlara göre uyarlayarak hedeflerine ulaşmaya çalışmaktadır. Said Nursi’nin fikirlerinin takipçisi olduğunu iddia eden Gülen, Nursi’nin görüşlerini kendi yorumlarını uyarlayarak bugünkü güce ulaşabilmiştir.”

“Gülen cemaatinin yükselişe geçtiği dönemle, ABD’nin dünya üzerinde etkinliğinin arttığı dönem uyumluluk göstermektedir. Gülen cemaati Reagan iktidarı döneminde Sovyetleri çözmek amacıyla yürütülen demokrasi projesinin bir sonucu olarak büyümeye başladı. 1970 yılında ABD güvenlik konseyinin belirlediği yeşil kuşak politikasının bir üst aşamaya geçilmiş halidir. Amaçları Amerikancı iktidarları ayakta tutmak, korumak kollamaktır.”

CIA FETÖ’yü paraya boğdu: Gerçek Hayat dergisi, örgütün kimler tarafından fonlandığını belgeleriyle ortaya koydu

GÜNDEM

CIA FETÖ’yü paraya boğdu: Gerçek Hayat dergisi, örgütün kimler tarafından fonlandığını belgeleriyle ortaya koydu

Öğrenince tehdit etti

Gerçek Hayat’ta yer alan dosyaya göre, Özal’ın hazırlattığı rapor, terör örgütünde adeta deprem etkisi yarattı. Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a sunulan FETÖ yapılanma ve FETÖ-Mason ilişkileri raporundan Gülen’in haberi oldu. Tedirgin olan teröristbaşı ilk olarak Sızıntı dergisinin 1991 Ağustos sayısında ‘Şaşkın Kaptan’ başlıklı bir yazı kaleme aldı. Teröristbaşı yazısında Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ı şu cümlelerle tehdit etti: “Milletin yolunu kesen kanlı kabus sen çağdaşlık ve çağ atlama naralarıyla kendini avuta dur. Şimdi istersen uyu, bundan sonra kopacak kıyamet senin kıyametindir.” Bu tehditten sonra Korkut Özal, Vehbi Koç ve Aydın Bolak gibi isimlerden oluşan bir heyet İzmir’de Gülen’i ziyaret ederek yazı konusunda konuşurlar. Yalan söyleme konusunda mahir olan Gülen, “Özal’ı kast etmedim” diyerek yalan söyledi.

Yolunu Gülek açtı

Kasım Gülek - Fetullah Gülen

Kasım Gülek - Fetullah Gülen

  • Raporda Gülen ile CHP’nin mason Genel Sekreteri Kasım Gülek arasındaki yakın ilişkiye de dikkat çekildi: “Fetullah Gülen’in Kasım Gülek ile ilişkileri 1960 yıllarına dayanmaktadır. Fetullah Gülen’in CIA, Mossad ve Moon tarikatı bağlantılarını bilakis Kasım Gülek sağlamış ve birlikte birçok projeye imza atmışlardır.”

CHP’den Koç’a: Sabret darbe geliyor

GÜNDEM

CHP’den Koç’a: Sabret darbe geliyor

Sinsi sinsi sızıyorlar

GÜNDEM

Sinsi sinsi sızıyorlar

CHP’den Koç’a: Sabret darbe geliyor

CHP Genel Sekreteri ve FETÖ'nün akıl hocası Kasım Gülek’in 27 Mayıs’tan önce işadamı Vehbi Koç’a bir mektup yazarak askeri darbeyi haber verdiği ortaya çıktı. Türkiye’deki masonların da önde gelen ismi olan Gülek, bu bilgiyi dönemin CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’ye dayandırdı.

Haber Merkezi  20 Ocak 2020, 03:30  Son Güncelleme: 20 Ocak 2020, 11:40  

CHP’den Koç’a: Sabret darbe geliyor

Kasım Gülek ve İsmet İnönü

15 Temmuz darbe girişimine ‘kontrollü darbe’ diyerek FETÖ’yü aklamaya çalışan CHP ile Gezi kalkışmasına lojistik destek veren Koç ailesinin ‘darbeci’ geçmişi arşiv belgelerinden çıktı. Dönemin CHP lideri İsmet İnönü ve Koç ailesinin, Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu’nun idamı ile sonuçlanan 27 Mayıs Darbesi’nden önceden haberdar olduğu belirlendi.

CHP: 27 MAYIS MİLLİ DEVRİM

1962 yılında parti adına hazırlanan bir beyannamede “27 Mayıs anayasamızda ifade ve teminatını bulan milli bir devrimdir” diyerek demokrasiye müdahaleye arka çıkan Cumhuriyet Halk Partisi’nin darbeden de önceden haberdar olduğu ortaya çıktı.

KOÇ, CHP’YE ŞİKAYET ETTİVehbi Koç

Vehbi Koç

27 Mayıs darbesine aktif olarak katılan Millî Birlik Komitesi Üyesi Albay Şükran Özkaya’nın arşiv belgelerine göre, Adnan Menderes’in iktidara gelmesiyle ticareti bozulan Vehbi Koç, durumu dönemin kudretli masonlarından birisi ve terörist Fetullah Gülen’in hamisi olan CHP Genel Sekreteri Kasım Gülek’e şikayet etti. Koç, bakanlıkların benzin alımını kestiğini, kamyon yedek parçaları ve diğer malzemelerin artık kendisinden alınmadığından yakındı.

İNÖNÜ: SABRET DARBE OLACAK

Gülek ise Vehbi Koç’a ıslak imzalı bir yazı ile karşılık verdi. Yeni Şafak’ın ulaştığı yazıya göre Gülek, Koç’a devletin gizli bilgilerini verdi. Dönemin istihbarat teşkilatı MAH’ın kendisi ve Vehbi Koç’un ilişkileri konusunda araştırma yaptığını öne süren Gülek, Vehbi Koç’a ‘dikkatli ol’ telkininde bulundu. Gülek ardından da İsmet İnönü’yü kaynak göstererek ordunun yakın bir zamanda darbe yapacağını müjdeledi: İnönü “Sabretsin. Orduda hareketlenme var. Menderes’in diktatörlüğüne son verecekler. Zamanı kolluyorlar” dedi.

Türkiye'ye muhalefet partisi

GÜNDEM

Türkiye'ye muhalefet partisi

Ordu hareketlendi Menderes yıkılacakİşte o arşiv belgesi

İşte o arşiv belgesi

  • “Değerli dostum Vehbi Bey,Mektubunuzu aldım. Bakanlıkların benzin alımını kestiğini, kamyon yedek parçalarının alımını birçok malzemenin şirketlerinizden tedarik etmediğini belirtmişsiniz. Konu malum özellikle “MAH”ın başına Hüseyin Avni Göktürk getirildikten sonra sizin şirketlerinizin hakkında müthiş araştırma başlattığını daha önce sana bildirmiştim. Görünen odur ki “MAH” Menderes’in talimatıyla, CHP’ye destek verdiğin için seni, şirketlerini yok etmeye karar vermiş gözüküyor.
  • MAH PEŞİNDE DİKKATLİ OL
  • Bakanlıklardaki tüm ilişkide olduğum arkadaşların hiçbiri telefonlarıma çıkmıyor. Mutlak suretle izleniyoruz “MAH”daki bağlantılarım, seninle benim ilişkilerimizin ortaya çıkması için İki ayrı ekip oluşturduklarını söylediler. Dikkatli olalım, yani bağlantımız şu anda dinleniyor, izleniyor. Kayıt ediliyor. Biz de öyle, konuşmalarına çok dikkat etmen lazım. Önümüzdeki ay görüşmeyi iptal edelim.
  • AÇIĞA ÇIKARSAK YANARIZ
  • İnönü ile bu meseleyi konuştum. “Sabretsin, Ordu’da hareketlenme var, Menderes’in diktatörlüğüne son verecekler. Zamanını kolluyorlar” dedi. Vehbi bey sabretme imkanın varsa sabret, yoksa çıkarların neyi emrediyorsa onu yap. Bunlar üzerimize çok tehlikeli geliyorlar. Birçok şeyin açığa çıkmasını neden olursa ikimizde irtibatlarımızı da altından kalkamaz. Bütün mal varlıklarımızı el koyarlar ve uzun süreli yargılanırız. Lütfen dikkatli olun. Mektupları özel ulakla gönderirseniz sevinirim.
  • Selam ve saygı minnetlerimle.
  • Kasım Gülek.”

 

FETÖ CHP'nin eseri

GÜNDEM

FETÖ CHP'nin eseri

Sinsi sinsi sızıyorlar

Türkiye farklı isimler altındaki mason kuruluşları ve masonik örgüt FETÖ’nün “devlete sızma” girişimleriyle mücadele ederken, 1960 yılında kaleme alınan 2 ayrı istihbarat raporu ortaya çıktı. Milli Birlik Komitesi’ne de sunulan raporlarda bugün olduğu gibi “bakanlıklar ve kamu kurumlarının” sinsi sinsi işgal edilmek istendiği ifade ediliyor.

Haber Merkezi  11 Eylül 2019, 04:00  Son Güncelleme: 11 Eylül 2019, 04:37  Yeni Şafak

Sinsi sinsi sızıyorlar

Teröristbaşı Gülen (sol) Kasım Gülek (sağ)

Türkiye, değişik isimlerle faaliyet gösteren masonlar ile masonik terör örgütü FETÖ’nün ‘devlet kadrolarına’ sızma girişimleri ile mücadele ederken 1960 yılında kaleme alınan çarpıcı 2 ayrı istihbarat raporu ortaya çıktı. Milli Birlik Komitesi’ne de sunulan raporlarda tıpkı bugün olduğu gibi “bakanlıkların” ve “Kamu kurumlarının” sinsi sinsi işgale çalışıldığı belirtildi.

DARBECİLER RAPOR İSTEDİ

Gerçek Hayat dergisi

Gerçek Hayat dergisi

Gerçek Hayat dergisi, FETÖ’nün kurucuları arasında yer alan CHP’nin eski Genel Sekreteri Kasım Gülek’in arşivinde yer alan masonlukla ilgili şok belgelere ulaştı. Derginin bu haftaki sayısında yer alan bilgilere göre 27 Mayıs darbesinden sonra yönetimi eline alan Millî Birlik Komitesi, dönemin İçişleri Bakanlığı’na bağlı, Emniyet Umum Müdürlüğü ile daha sonra adı Milli İstihbarat Teşkilatı olarak değiştirilecek Millî Amele Hizmet Teşkilatı’na (MAH) 2 ayrı yazı yazarak Türkiye’deki masonluk faaliyetleri ve masonlar hakkında bilgi talep etti.

HER YERİ İŞGAL ETTİLERTürkiye farklı isimler altındaki mason kuruluşları ve masonik örgüt FETÖ’nün “devlete sızma” girişimleriyle mücadele ederken 1960 yılında kaleme alınan 2 ayrı istihbarat raporu ortaya çıktı. Milli Birlik Komitesi’ne de sunulan raporlarda bugün olduğu gibi “bakanlıklar ve kamu kurumlarının” sinsi sinsi işgal edilmek istendiği ifade ediliyor.

Türkiye farklı isimler altındaki mason kuruluşları ve masonik örgüt FETÖ’nün “devlete sızma” girişimleriyle mücadele ederken 1960 yılında kaleme alınan 2 ayrı istihbarat raporu ortaya çıktı. Milli Birlik Komitesi’ne de sunulan raporlarda bugün olduğu gibi “bakanlıklar ve kamu kurumlarının” sinsi sinsi işgal edilmek istendiği ifade ediliyor.

Emniyet Umum Müdürlüğü, 14 Eylül 1960 tarihinde komiteye cevap verdi. “Gizli” damgalı Müsteşar Hilmi İncesulu imzalı raporda masonlar ve FETÖ gibi masonik örgütlerin bugün olduğu gibi geçmişte te devleti ele geçirmeye çalıştığını ortaya koydu. Raporda şu ifadelere yer verildi. “Vekâletlerde (Bakanlıklarda), İktisadi Devlet Teşekkülleri (KİT)’nde ve diğer devlet müesseselerinde, kanunsuz ve yolsuz birçok işlerin müsebbipleri ve suçluları olarak tanınanlar halen kilit noktalarını işgal etmekte ve İnkılabın ilk günlerinde uzaklaştırılmış olanlarda perde arkasında çalışanların tavsiye ve himayeler ile maalesef gene sinsi sinsi diğer kilit noktalarını işgale çalışmakta ve muvaffak olmaktadırlar.”

BİR BİRLERİNİ TUTUYORLARDevlete sızmanın belgeleri

Devlete sızmanın belgeleri

“Milliyetperver ve vatansever olarak bilinen şahsiyetlerin ifadelerine göre, her türlü vasfını kaybeden bu soysuzlaşmış klik, Siyonizm’in aleti olmakta ve bir maşa gibi kullanılmaktadır. Klik mensuplarına birbirlerini son derece tutmakta ve himaye etmektedirler. Halen kilit noktalarını ellerinde bulunduran bu teşkilatın yolsuz işlerde ün yapmış mensupları ve nasıl tayin edildikleri her gün hayretle müşahede edilmekte olan diğer emsalleri dikkat ve hassasiyetle kovuşturmayı icap ettiren sinsi ve tehlikeli bir cereyanın en yeni ve en canlı örnekleridir. Bu cereyan hemen hemen her vekâlet ve müesseseye nüfuz etmiş ve bazı vekâletlerde de kesâfet (çoğunluk) tesis etmiştir.”

İnönü’nün mason olduğu gizlendi!İsmet İnönü (Sağ)

İsmet İnönü (Sağ)

Milli Birlik Komitesi’ne gönderilen 2 raporda da İsmet İnönü’nün korunması dikkat çekti. Gerçek Hayat’ın yayınladığı belgelere göre dönemin ünlü masonlarının ismi tek tek sıralanırken 1937 yılında “İstiklal-Areopage” adlı locaya kayıt yaptıran İnönü’nün adına yer verilmedi.İşte o kayıt belgesi

İşte o kayıt belgesi

Ayrıca raporun hazırlanma aşamasında ilgili kuruma resmi bir yazı gönderen Milli Birlik Komitesi Üyesi Albay Mehmet Şükrü Özkaya, “Masonlarla ilgili hazırlanan raporda Sn. İnönü’nün isminin kesinlikle yer almaması gereği bilgilerinize arz olunur…” diyerek talimat verdi.İnönü hakkında verilen talimatın belgesi

İnönü hakkında verilen talimatın belgesi

MAH’ın raporunda da mason locasına kayıtlı İsmet İnönü’den övgüyle bahsedildi. Raporda masonların, İsmet İnönü’ye düşman olduğu öne sürüldü.

Mustafa Kemal’e de liderlik teklif ettiler

  • Milli Birlik Komitesi’ne yazı gönderen diğer kurum ise adı Milli İstihbarat Teşkilatı olarak değiştirilen Millî Amele Hizmet Teşkilatı (MAH)… 14 Temmuz 1960 tarihli üç bölüm/6 sayfadan oluşan raporda çarpıcı tespitlere yer verildi. Raporda önce masonluğun dünyadaki tarihçesine değinildi, ardından da Türkiye’deki yapılanması özetlendi. Raporda Masonluğun Türkiye’ye 1738 tarihinden sonra girdiği, 1925’te dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa’ya 33’üncü derece ile fahri reislik unvanının teklif edildiği, ancak kabul etmediği belirtildi.
  • İŞTE ÜNLÜ MASONLAR
  • Şükrü Kaya, Hasan Saka, Tevfik Rüştü, Cemil Uybat, Kazım Özalp, Mim Kemal, Vali Üstündağ, amiral Mehmet Ali ve Fahrettin Kerim Gökay’ın mason teşkilatında rol oynamış 33 dereceli liderlerden olduğu vurgulandı. Raporun tahlil ve kıymetlendirme bölümünde ise masonların Osmanlı’dan bugüne kadar yürüttüğü faaliyetlere dikkat çekildi. Raporda özetle şunlar kaydedildi:
  • OSMANLIYI ÇÖKERTTİLER
  • “Masonluğun Türkiye’deki tarihçesinde ibretle görüyoruz ki; asırların, türlü entrikaların ve harplerin yıkamadığı muhteşem Osmanlı İmparatorluğu’nun ulu gövdesine yabancı uyruklu muhtelif mason hücre ve elemanlarınca veba mikrobu gibi saldırıyorlar. Ellerindeki ölüm fermanındaki imza Masonluğun esas düsturu: Hürriyet - Müsavat - ve Uhuvvettir. Masonların hakiki hedefi, yoksa ne hürriyet, ne müsavat ve ne de uhuvvettir. Milleti millet yapan özü, o büyük cevheri için için sinsi sinsi kemirmek ve kof bir gövde gibi yere sermektir. “Gaye vasıtayı mubah kılar” düsturu esas prensipleridir.”
  • YABANCILAR DESTEKLİYOR
  • “Ermeni, Yahudi, Rum, İngiliz, Fransız, İtalyan, mason hücreleri anavatanda cirit atıyorlar ve yuvalarını ekalliyetlerin temerküz ettiği bölgelerde kuruyorlar, destekleniyorlar ve gelişiyorlar. Mason locaları denen bu tekkelere rağbet eden Türkler ilk zamanlarda, biraz Avrupa’da dolaşmış yüzü, gözü açılmış, Frenkçeyi hecelemiş züppeleşmiş kişilerdi.”

 


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum