Son dakika: Milyonlarca kişi fotoğrafını paylaştı: "20'li yaşlar challenge" çılgınlığında büyük tehlike! Uyarı üstüne uyarı geldi
Tüm dünya genelinde yayılan Selfie, Ice Bucket Challenge, Kiki Dansı ve Falling Stars akımları sosyal medyayı kasıp kavururken, bu akımlar kullanıcılardan yoğun ilgi görüyor. Son olarak Instagram ve Twitter üzerinde başlayan ve tüm sosyal medya ağlarına yayılan 20’li yaşlar meydan okuması ile kullanıcılar şu anki halleri ile 20 yıl önceki hallerini #20yearschallenge etiketiyle paylaşarak akıma katılıyor. Ancak uzmanlar kişisel verileri ve yüz ifadelerini kopyalayan bu tarz akımlara karşı kullanıcıları uyarıyor. Konuyla ilgili sosyal medya hesabı üzerinden açıklamalarda bulunan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, "Bu gibi hassas verilerin hangi sunucularda nasıl tutulduğu, yeterli güvenliğe sahip olup olmadığı tam bir kara kutu." diyerek vatandaşları uyardı.
Giriş Tarihi: 07.05.2021 Güncelleme Tarihi: 07.05.2021
Instagram ve Twitter üzerinde son günlerde sosyal medyada gündem olan 20’li yaşlar meydan okuması ile kullanıcılar şu anki halleri ile 20 yıl önceki hallerini #20yearschallenge etiketiyle paylaşarak akıma katılıyor. Uzmanlardan paylaşılan bu fotoğraflar ile biometrik verilerin yapay zeka ile kopyalanabildiği uyarısının ardından bir uyarı da Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan'dan geldi.Son dakika haberine göre Sosyal medya bu kez "20'li yaşlar challenge" ile dikkat çekti. Milyonlarca kullanıcı 20'li yaş fotoğraflarını takipçileriyle paylaştı ancak uzmanlar bu akımın çok da masum olmadığı görüşünde. Uzmanlardan paylaşılan bu fotoğraflar ile biometrik verilerin yapay zeka ile kopyalanabildiği uyarısı geldi. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan da "Kişisel verilerimiz bizi belirli veya belirlenebilir hale getiren, bizi tanımlayan ve bize ait olan bilgilerimiz. Bu sebeple kişisel verilerimizi korurken, özellikle de sosyal medyada paylaşırken daha hassas davranmalıyız" ifadelerini kullandı.
Son günlerde sosyal medyada gündem olan 20'li yaşlar meydan okuması ile kullanıcılar şu anki halleri ile 20 yıl önceki hallerini #20yearschallenge etiketiyle paylaşarak akıma katılıyor. Özellikle instagram ve twitter üzerinde çok yaygın olan bu akıma milyonlarca kullanıcı katıldı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "20'li yaşlar challenge" ve benzeri akımların son günlerde popüler olduğuna dikkati çekerek, kişisel verileri ve yüz ifadelerini kopyalan bu gibi akımların, görsel veri işleme alanına zemin hazırladığını bildirdi.
Uzmanlar dünyada milyonlarca kişinin katıldığı #20yearschallenge akımına karşı uyardı: Tam bir kara kutu
Tüm dünya genelinde yayılan Selfie, Ice Bucket Challenge, Kiki Dansı ve Falling Stars akımları sosyal medyayı kasıp kavururken, bu akımlar kullanıcılardan yoğun ilgi görüyor. Son olarak Instagram ve Twitter üzerinde başlayan ve tüm sosyal medya ağlarına yayılan 20’li yaşlar meydan okuması ile kullanıcılar şu anki halleri ile 20 yıl önceki hallerini #20yearschallenge etiketiyle paylaşarak akıma katılıyor. Ancak uzmanlar kişisel verileri ve yüz ifadelerini kopyalayan bu tarz akımlara karşı kullanıcıları uyarıyor. Konuyla ilgili sosyal medya hesabı üzerinden açıklamalarda bulunan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, "Bu gibi hassas verilerin hangi sunucularda nasıl tutulduğu, yeterli güvenliğe sahip olup olmadığı tam bir kara kutu." diyerek vatandaşları uyardı.
Tüm dünya genelinde yayılan Selfie, Ice Bucket Challenge, Kiki Dansı ve Falling Stars akımları sosyal medyayı kasıp kavururken, bu akımlar kullanıcılardan yoğun ilgi görüyor.
KATILMAK TEHLİKELİ Mİ?
Adeta bir virüs gibi yayılan bu akımlar başlangıçta eğlence amaçlı görünen masumane bir yapıya sahip. Özellikle son günlerde 20'li yaşlara ait fotoğraflar paylaşma akımına ünlülerin de dâhil olması sosyal medyada viral bir etki oluşumuna sebep oldu. Televizyon, müzik ve sanat dünyasının önde gelen isimleri gençlik yıllarına ait fotoğrafları #20liyaslarchallenge #20yearschallenge #20yearsold #20yaş hashtagleriyle paylaşmaya başladılar. Uzmanlara göre kullanıcıların akıma katılmasının sebebi yeni tip koronavirüs pandemisi. Peki bu akımlara katılmak doğru mudur? 20'li yaşlar akımına katılmak tehlikeli midir?
BAKAN YARDIMCISI SAYAN'DAN UYARI GELDİ
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, son günlerde popüler olan "20'li yaşlar challenge" ve benzeri akımlara karşı dikkatli olunması gerektiğini belirterek, "Kişisel verilerimiz bizi belirli veya belirlenebilir hale getiren, bizi tanımlayan ve bize ait olan bilgilerimiz. Bu sebeple kişisel verilerimizi korurken, özellikle de sosyal medyada paylaşırken daha hassas davranmalıyız." ifadelerini kullandı.
Sayan, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "20'li yaşlar challenge" ve benzeri akımların son günlerde popüler olduğuna dikkati çekerek, kişisel verileri ve yüz ifadelerini kopyalan bu gibi akımların, görsel veri işleme alanına zemin hazırladığını bildirdi.
Mümkün olduğunca dikkatli davranılması gerektiğini vurgulayan Sayan, yapay zeka teknolojilerinin çözmeye çalıştığı sorunlardan birinin de yaşlanmanın oluşturduğu yüzdeki değişikliklere karşı algoritmalara direnç kazandırmak olduğuna işaret etti.
Sayan, kişinin şimdiki haliyle eski halinin değişiminden, yapay zeka algoritmalarını besleyecek istatistiki veriler oluşturulduğu uyarısında bulunarak şunları kaydetti:
"TAM BİR KARA KUTU"
"Aynı zamanda farklı uygulamalar ve cihazlardan paylaştığımız parmak izi ve yüz taraması gibi verilerimiz, genetik verilerimizi barındırıyor. Bu gibi hassas verilerin hangi sunucularda, nasıl tutulduğu, yeterli güvenliğe sahip olup olmadığı tam bir kara kutu. Kişisel verilerimiz, bizi belirli veya belirlenebilir hale getiren, bizi tanımlayan ve bize ait olan bilgilerimiz. Bu sebeple kişisel verilerimizi korurken, özellikle de sosyal medyada paylaşırken daha hassas davranmalıyız."
Mümkün olduğunca dikkatli davranılması gerektiğini vurgulayan Sayan, yapay zeka teknolojilerinin çözmeye çalıştığı sorunlardan birinin de yaşlanmanın oluşturduğu yüzdeki değişikliklere karşı algoritmalara direnç kazandırmak olduğuna işaret etti.
Sayan, kişinin şimdiki haliyle eski halinin değişiminden, yapay zeka algoritmalarını besleyecek istatistiki veriler oluşturulduğu uyarısında bulunarak şunları kaydetti:
"Aynı zamanda farklı uygulamalar ve cihazlardan paylaştığımız parmak izi ve yüz taraması gibi verilerimiz, genetik verilerimizi barındırıyor. Bu gibi hassas verilerin hangi sunucularda, nasıl tutulduğu, yeterli güvenliğe sahip olup olmadığı tam bir karakutu. Kişisel verilerimiz, bizi belirli veya belirlenebilir hale getiren, bizi tanımlayan ve bize ait olan bilgilerimiz. Bu sebeple kişisel verilerimizi korurken, özellikle de sosyal medyada paylaşırken daha hassas davranmalıyız."
20yearschallenge akımı neden bu kadar ilgi gördü?
#20YEARSCHALLENGE NEDEN BU KADAR İLGİLİ GÖRDÜ?
Uzmanlara göre #20yearschallenge etiketiyle başlatılan uygulamanın bu kadar fazla ilgili görmesinin sebebi yeni tip koronavirüs pandemisi. Yeni tip koronavirüs pandemi döneminde insanların daha çok geçmişte yaşadığı deneyimleri hatırladığını belirten Uzman Psikolog Gizem Ünveren, "Çünkü ne zaman bitecek sorusu aslında "bir daha yaşayabilecek miyiz?" o fotoğraflara baktığımızda "Tekrar bu tatili, bu yaptıklarımızı yapabilecek miyiz?" bizi daha fazla kaygılandıran bir süreç oluşturuyordu. Burada olumlu duygularla ilişki kuruyoruz aslında. O yüzden de 20'li yaş olarak karışımıza çıkan süreçte de bizim ne kadar değiştiğimizi, geliştiğimizi, değişme ve gelişmeleri bize gösteriyor. Ne yapıyorduk, biz sosyal medyayı başkalarının hayatına duyduğumuz merak kendi hayatımıza duyduğumuz merakın önüne geçiyordu ve bu süreçte kendimizle ilişki kurduk, kendi duygularımızı hatırladık ve deneyimledik. Onlara tekrar yer verdik." dedi.
Uzmanlardan "20'li yaş challenge" uyarısı: Dikkat! Verileriniz toplanıyor
Karabağ savaşı Türkiye'yi gözde yaptı! ABD Türkiye'den alımları artırdı
Giriş Tarihi: 06.05.2021 12:07 Güncelleme Tarihi: 06.05.2021 12:11
Dağlık Karabağ savaşının gidişatını kökünden değiştiren ve Azerbaycan'a 44 günde zaferi getiren Türk üretimi silahlı insansız hava araçlarının (SİHA) dünya çapında yol açtığı yankı büyüyor. ABD'den Ukrayna'ya birçok ülkede ses getiren Bayraktar TB2 SİHA'lar bu kez Almanya'yı sarstı. Almanya Savunma Bakanı, "Dağlık Karabağ'da tarihin ilk SİHA savaşı yaşandı. SİHA’lar, bombardımanlarla savaşın seyrini değiştirdi. Sonuçları, kaybeden taraf için çok ağır oldu" derken, ordunun SİHA talebinin karşılanmaması büyük bir krize yol açtı.
Azerbaycan'ın işgalci Ermenistan'dan topraklarını kurtardığı Karabağ savaşı sonrasında dünyanın gözü Türkiye'ye çevrildi. Teknolojisiyle dikkat çeken Türkiye, ürettiği silahlarla gözdeler arasına girdi. Türkiye'nin ihracat istatistikleri de merak uyandırdı. Savunma ve havacılık sanayi sektöründen yapılan ihracatın ülkelere göre dağılımı incelendiğinde, ABD'nin ilk sırada yer aldığı görüldü.
BU ALBÜMÜ PAYLAŞ
Türkiye’nin yerli ve milli gururu SİHA’lar dünya gündeminde hala en çok konuşulanlar arasında yer alıyor. Özellikle son olarak Dağlık Karabağ’daki başarısıyla dünyanın gözdesi haline gelen SİHA’lara bir övgü daha geldi. Jungle Welt isimli gazetedeki analizde, "Batı Ankara'ya ambargo uyguladı, onlarda daha iyisini yaptı. Havada süper güç oldular" denildi.
Türkiye'nin geliştirdiği silahlı ve insansız hava araçları, Almanya'yı karıştırmış durumda. Türk SİHA'larının Dağlık Karabağ'daki başarısından sonra, Almanya'da Savunma Bakanlığı başta olmak üzere hükümet, partiler, partilerin savunma uzmanlarının tek konusu Türk SİHA ve İHA'ları oldu.
Her parti, Almanya Savunma Bakanlığı'na "SİHA ve İHA'lara karşı ne yapıyorsunuz? Bütçeniz nedir? Çalışmalarınız nedir?" sorularını yöneltti. Savunma Bakanlığı, Liberal Parti'nin (FDP) soru önergesine, "Bunların öneminin farkındayız" cevabını verdi ama bir bütçeleri olmadığını da belirtti.
Bu açıklamanın üzerine FDP Savunma Komitesi Başkanı Alexander Müller de "Bu cevap, SİHA ve İHA'lara karşı askerlerimizi ve kendimizi savunmada muazzam bir boşluk olduğunu gösteriyor" diyerek, savunma bütçesinin genişlemesine engel olarak gördüğü Sosyal Demokrat Parti'ye bayrak açtı.
JUNGE WELT GAZETESİ: SÜPER GÜÇ OLDU
Almanya'da bu tartışmalar sürerken, ülkenin sol görüşlü etkili yayın organlarından Junge Welt gazetesi, "Türkiye süper güç oldu" manşetini attı. Gazete, bu duruma gerekçe olarak "batının uyguladığı ambargoları" gösterdi.
Junge Welt, "Her şey gayri resmi boykotla başladı. 2016 yılında Türkiye, NATO'dan savaş İHA'ları almak istedi. Ancak ABD ve İsrail, bunları tedarike etmedi. Sonra Türk firmaları işe koyuldu ve TAI-Anka ile Bayraktar İHA'ları, uluslararası sektörün en gelişmiş ürünleri oldu. Türkiye, bugün ambargo koyanlara minnettar" diye yazdı.
"TÜRKİYE BELİRLEYİCİ BİR ROL ÜSTLENDİ"
Gazete, Türk ve İsrail İHA'larının Dağlık Karabağ Savaşı'nda belirleyici rol oynadığına değinerek, "Burada sadece bir savaş için silah üretme ve teslim etme yeteneği değil, aynı zamanda askeri açıdan umut verici bir şekilde kullanma yeteneği de görüldü. Bu da Ankara'ya bölgesel ortamda belirleyici ve gerçek güç artışı sağladı" yorumunu yaptı.
Gazete, ilk başta ROKETSAN'ın bazı savaş başlıklarını Almanya'dan aldığı, ancak sonra da kendisinin üretme kapasitesinin olduğunun görüldüğünü de iddia etti.
TÜRK SİHA'LARININ TEMELİ "CL-89" İDDİASI
Bu gelişmeler olurken, "NetzPolitik" isimli yayın organı da ilginç bir iddia öne sürdü. Türkiye'nin ürettiği SİHA ve İHA'ları çok geniş şekilde işleyen haber portalı, "1972'den itibaren Almanya'da roket gibi fırlatılan İHA'lar, CL-89'lar vardı.
Bu birinci nesil insansız hava araçları Türkiye'ye ihraç edildi ve 1994'te Türk personel eğitildi. Çok sayıda kaza nedeniyle bu sistem devre dışı bırakıldı. Ancak Türkiye'nin SİHA ve İHA keşif programının da temelini oluşturdu" diye yazdı.
Alman gazetesi Junge Welt: Türkiye SİHA konusunda bizim ambargomuz yüzünden süper güç oldu
Son dakika.. Almanya: Türkiye tarihin ilk SİHA savaşını kazandı
Dağlık Karabağ savaşının gidişatını kökünden değiştiren ve Azerbaycan'a 44 günde zaferi getiren Türk üretimi silahlı insansız hava araçlarının (SİHA) dünya çapında yol açtığı yankı büyüyor. ABD'den Ukrayna'ya birçok ülkede ses getiren Bayraktar TB2 SİHA'lar bu kez Almanya'yı sarstı. Almanya Savunma Bakanı, "Dağlık Karabağ'da tarihin ilk SİHA savaşı yaşandı. SİHA’lar, bombardımanlarla savaşın seyrini değiştirdi. Sonuçları, kaybeden taraf için çok ağır oldu" derken, ordunun SİHA talebinin karşılanmaması büyük bir krize yol açtı.
Amerika'nın Sesi'nin haberine göre, Ermenistan'a diz çöktüren ve yaklaşık 30 yıldır işgal altında tuttuğu topraklardan çekilmesine yol açan SİHA’lar, Almanya'da siyaset, ordu ve medyada bir numaralı gündem oldu.Medyadaki yorumlarda Dağlık Karabağ savaşı neredeyse 'Yalnızca SİHA’larla kazanılan ilk savaş' olarak tanımlandı, konvansiyonel silahların artık SİHA’lar karşısında bir rolü olmayacağı ifade edildi.Analizlerde, muharebe tankları, toplar ve hava saldırı sistemleriyle, kara kuvvetleri ağırlıklı klasik savaş senaryolarında, SİHA’ların katkısıyla ciddi bir paradigma değişikliği yaşandığı ön plana çıkarılıyor.Alman ordusunda "Silahlandırılmış insansız hava araçları kullanmalı mı, kullanmamalı mı?" tartışmaları yeni bir ivme kazandı. Federal Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer, Türk SİHA’ların başarısını öve öve bitiremedi:
Almanya Savunma ve Stratejik Araştırmaler Enstitüsü (GIDS) Başkanı Gert Estenhofer, savunma sisteminin çağın gereklerine cevap verebilmesi için, insansız hava araçlarının silahlandırılması gerektiğini aktarıyor:"Türkiye bu konuda çok yüksek bir teknik düzeye ulaştı. Biz SİHA’ların gerekliliğini tartışırken, Ankara yıllardır başarılı bir teknoloji oluşturdu. Değişik tipte araçlar geliştirdiler, sunulan arz alışveriş merkezlerindeki tezgahları hatırlatıyor."
Alman ordusunda yaklaşık 580 insansız hava aracı bulunuyor. Orduya ait insansız hava araçlarının silahlandırılması ve yeni SİHA’ların satın alınması Alman siyasetinde yıllardır tartışmalı bir konu. Koalisyon hükümetinde Birlik Partileri CDU/CSU İsrail’in geliştirdiği SİHA modeli Heron TP’nin alınmasını talep ederken koalisyon partneri SPD, bunu engelleyen taraf olarak biliniyor.Droneların geliştirilmesi ve orduya SİHA tedarik edilmesi, Birlik Partileri’yle SPD arasında üç yıl önce imzalanan koalisyon sözleşmesinde yer almasına rağmen son olarak, SPD Genel Başkanı Norbert Walter-Borjans, "Alman ordusunda SİHA'ların kullanımını için gerekli tartışmalar anayasa hukuku açısından ve etik olarak tatmin edici değil. O yüzden bizim buna onay vermemiz söz konusu olamaz" diyerek sosyal demokratların tavrını netleştirdi ve silahlandırılmış yeni İHA’ların bu yasama dönemi bitmeden alınmasının önünü kapattı.
Bayraktar TB2'ler Ermenistan'ın kullandığı Rus Pantsir hava savunma sistemlerini Dağlık Karabağ'da yok etti. Amerikan Washington Post gazetesinin 'Türkiye'nin sınır dışındaki askeri eylemleri, kendi ürettiği silahlı insansız hava araçlarından güç alıyor' başlıklı haberinin ardından Avrupa'dan da övgüler yükseldi.
Ukrayna medyası Kırım'daki Rus hedeflerinin izlenmesinın yanı sıra Bayraktar TB2'lerin kullanımıyla Donbas'taki tablonun değişebileceğini yazıyor.Haberlere göre, Dağlık Karabağ savaşının kaderini değiştiren ve neredeyse hiç düşürülemeyen SİHA'lar Donbas'ta Ruslar karşısında ciddi bir test verecek.Ukrayna ve Rusya, son olarak 2018 yılında Kerç Boğazı'nda karşı karşıya geldi. Boğazı geçmeye çalışan Ukrayna ordusuna ait iki küçük tekneye Rus donanması el koydu ve Ukraynalı askerler gözaltına alındı.
"BU SİHA'LARA KARŞI NE YAPABİLİRİZ?"
Her parti, Almanya Savunma Bakanlığı'na "SİHA ve İHA'lara karşı ne yapıyorsunuz? Bütçeniz nedir? Çalışmalarınız nedir?" sorularını yöneltti. Savunma Bakanlığı, Liberal Parti'nin (FDP) soru önergesine, "Bunların öneminin farkındayız" cevabını verdi ama bir bütçeleri olmadığını da belirtti. Bu açıklamanın üzerine FDP Savunma Komitesi Başkanı Alexander Müller de "Bu cevap, SİHA ve İHA'lara karşı askerlerimizi ve kendimizi savunmada muazzam bir boşluk olduğunu gösteriyor" diyerek, savunma bütçesinin genişlemesine engel olarak gördüğü Sosyal Demokrat Parti'ye bayrak açtı.
Junge Welt, haberinde Türk SİHA'larına geniş yer ayırdı
JUNGE WELT GAZETESİ: SÜPER GÜÇ OLDU
Almanya'da bu tartışmalar sürerken, ülkenin sol görüşlü etkili yayın organlarından Junge Welt gazetesi, "Türkiye süper güç oldu" manşetini attı. Gazete, bu duruma gerekçe olarak "batının uyguladığı ambargoları" gösterdi.
Junge Welt, "Her şey gayri resmi boykotla başladı. 2016 yılında Türkiye, NATO'dan savaş İHA'ları almak istedi. Ancak ABD ve İsrail, bunları tedarike etmedi. Sonra Türk firmaları işe koyuldu ve TAI-Anka ile Bayraktar İHA'ları, uluslararası sektörün en gelişmiş ürünleri oldu. Türkiye, bugün ambargo koyanlara minnettar" diye yazdı.
"TÜRKİYE BELİRLEYİCİ BİR ROL ÜSTLENDİ"
Gazete, Türk ve İsrail İHA'larının Dağlık Karabağ Savaşı'nda belirleyici rol oynadığına değinerek, "Burada sadece bir savaş için silah üretme ve teslim etme yeteneği değil, aynı zamanda askeri açıdan umut verici bir şekilde kullanma yeteneği de görüldü. Bu da Ankara'ya bölgesel ortamda belirleyici ve gerçek güç artışı sağladı" yorumunu yaptı.
Gazete, ilk başta ROKETSAN'ın bazı savaş başlıklarını Almanya'dan aldığı, ancak sonra da kendisinin üretme kapasitesinin olduğunun görüldüğünü de iddia etti.
CL-89
TÜRK SİHA'LARININ TEMELİ "CL-89" İDDİASI
Bu gelişmeler olurken, "NetzPolitik" isimli yayın organı da ilginç bir iddia öne sürdü. Türkiye'nin ürettiği SİHA ve İHA'ları çok geniş şekilde işleyen haber portalı, "1972'den itibaren Almanya'da roket gibi fırlatılan İHA'lar, CL-89'lar vardı. Bu birinci nesil insansız hava araçları Türkiye'ye ihraç edildi ve 1994'te Türk personel eğitildi. Çok sayıda kaza nedeniyle bu sistem devre dışı bırakıldı. Ancak Türkiye'nin SİHA ve İHA keşif programının da temelini oluşturdu" diye yazdı.
KAYNAK: JUNGE WELT
FACEBOOK YORUMLAR