FETÖ'nün siyasi ayağı CHP mi? Hilal Kaplan yakın tarihte yaşananları detaylarıyla anlattı

Sabah Gazetesi köşe yazarı Hilal Kaplan, FETÖ terör örgütünün siyasi ayağı kim? sorusuna yazısında yanıt verdi. "CHP, FETÖ’nün siyasi ayağıdır" başlıklı yazısında CHP'nin FETÖ'cülerle olan kirli ağının kronolojisini anlatan Kaplan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in FETÖ'cüler için kullandığı "gariban" sözlerini de eleştirdi. Kaplan'dan A Haber canlı yayınında çarpıcı açıklamalar.

FETÖ'nün siyasi ayağı CHP mi? Hilal Kaplan yakın tarihte yaşananları detaylarıyla anlattı
07 Mayıs 2021 - 18:58

FETÖ'nün siyasi ayağı CHP mi?  yakın tarihte yaşananları detaylarıyla anlattı

Giriş: 07.05.2021 17:04 Güncelleme:07.05.2021 18:03 

, FETÖ terör örgütünün siyasi ayağı kim? sorusuna yazısında yanıt verdi. "CHP, FETÖ’nün siyasi ayağıdır" başlıklı yazısında CHP'nin FETÖ'cülerle olan kirli ağının kronolojisini anlatan Kaplan, İYİ Parti Genel Başkanı 'in FETÖ'cüler için kullandığı "gariban" sözlerini de eleştirdi. İşte Kaplan'ın açıklamalarının satır araları...

FETÖ'nün siyasi ayağı CHP mi?

Sabah Gazetesi köşe yazarlarından Hilal Kaplan bugün "CHP, FETÖ'nün siyasi ayağıdır" isimli yazısında partinin FETÖ ile kirli ağının kronolojisini anlattı.

YAKIN TARİH 2015: CHP FETÖ'NÜN MEDYA ORGANLARINA GİDEREK DESTEK VERDİ

Yazısı ile ilgili A Haber'de açıklamalarda bulunan Kaplan, "Eren Erdem, Oktay Ekşi, Şafak Pavey, Sezgin Tanrıkulu, Barış Yarkadaş, Mahmut Tanal, bunlar FETÖ'cü Zaman Gazetesi, Bugün Gazetesi, Kanatürk Televizyonu, Bank Asya aklınıza hangi FETÖ'cü kurum geliyorsa bu CHP'li isimler dayanışma için oradaydı.

"KONTROLLÜ DARBE" FETÖ'CÜ TARIK TOROS VE EKREM DUMANLI'NIN SLOGANI

Firari FETÖ'cüler, Tarık Toros ve Ekrem Dumanlı'nın 15 Temmuz için 'kontrollü darbe' söylemini Kılıçdaroğlu'dan dillendirdi. FETÖ'cüleri hakkında hep söyledim, bir konuda iftira atıyorlarsa aslında kendileri yapıyorlardır. CHP'nin de AK Parti'ye ısrarla "FETÖ'nün siyasi ayağı" demesinin sebenin bu olduğunu düşünüyorum.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in FETÖ'cüler için "gariban" ifadesiyle ilgili de konuşan Kaplan, "İyi Parti ve CHP bu işi birlikte yapıp, nasıl 15 Temmuz darbe girişimini sulandırdıysalar bu olayı da sulandıracaklar. HDP'li Ömer Gergerlioğlu, FETÖ'cülerin bombaladığı Meclis'in çatısı altında FETÖ'cü Enes Kanter'in de katıldığı açık konferanslar yapıldı. Ama bunu İYİ Parti ve CHP'ye sorarsanı bu vekilde gariban, mağdur!" dedi.

*Hilal Kaplan'ın Sabah Gazetesi'nde yazdığı "CHP, FETÖ'nün siyasi ayağıdır" başlıklı köşe yazısı;

FETÖ'nün siyasi ayağı kim? sorusu yanıt buldu! Hilal Kaplan A Haber'de anlattı

CHP FETÖ’nün siyasi ayağıdırSabah Gazetesi köşe yazarı Hilal Kaplan, FETÖ terör örgütünün siyasi ayağı kim? sorusuna yazısında yanıt verdi. "CHP, FETÖ’nün siyasi ayağıdır" başlıklı yazısında CHP'nin FETÖ'cülerle olan kirli ağının kronolojisini anlatan Kaplan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in FETÖ'cüler için kullandığı "gariban" sözlerini de eleştirdi. Kaplan'dan A Haber canlı yayınında çarpıcı açıklamalar.

Sabah Gazetesi köşe yazarlarından Hila Kaplan bugün "CHP, FETÖ'nün siyasi ayağıdır" isimli yazısında partinin FETÖ ile kirli ağının kronolojisini anlattı. Yazısına ilişkin A Haber canlı yayınında açıklamalarda bulunan Kaplan, "Eren Erdem, Oktay Ekşi, Şafak Pavey, Sezgin Tanrıkulu, Barış Yarkadaş, Mahmut Tanal, bunlar FETÖ'cü Zaman Gazetesi, Bugün Gazetesi, Kanatürk Televizyonu, Bank Asya aklınıza hangi FETÖ'cü kurum geliyorsa bu CHP'li isimler dayanışma için oradaydı.

Firari FETÖ'cüler, Tarık Toros ve Ekrem Dumanlı'nın 15 Temmuz için 'kontrollü darbe' söylemini Kılıçdaroğlu'dan dillendirdi. FETÖ'cüleri hakkında hep söyledim, bir konuda iftira atıyorlarsa aslında kendileri yapıyorlardır. CHP'nin de AK Parti'ye ısrarla "FETÖ'nün siyasi ayağı" demesinin sebenin bu olduğunu düşünüyorum.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in FETÖ'cüler için "gariban" ifadesiyle ilgili de konuşan Kaplan, "İyi Parti ve CHP bu işi birlikte yapıp, nasıl 15 Temmuz darbe girişimini sulandırdıysalar bu olayı da sulandıracaklar. HDP'li Ömer Gergerlioğlu, FETÖ'cülerin bombaladığı Meclis'in çatısı altında FETÖ'cü Enes Kanter'in de katıldığı açık konferanslar yapıldı. Ama bunu İYİ Parti ve CHP'ye sorarsanı bu vekilde gariban, mağdur!" dedi.

*Hilal Kaplan'ın Sabah Gazetesi'nde yazdığı "CHP, FETÖ'nün siyasi ayağıdır" başlıklı köşe yazısı;

Size bugünden geriye kronolojik olarak anlatayım:
Kılıçdaroğlu, bugün Ahmet Altan başta olmak üzere "Taraf'ın tetikçisi" dediği herkese sahip çıkan bir noktada. Ancak CHP'nin yargılamak istedikleri var ve onların tek suçu ya AK Partili olmak ya da AK Parti'ye yakın olmak.
Yani FETÖ'yü başından sonuna ve hâlâ destekleyen bir gazeteciyseniz, CHP serbest kalmanız için kendisini ortaya atar. Ancak % 52 oyla seçilmiş Cumhurbaşkanı'nı veya partisini destekliyorsanız, sizin hakkınız "TRT'de canlı yayında yargılanmaktır." Örnek bana ait değil, bizzat CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu'ya aittir.
Yine Samanyolu TV'den Zaman'a, Bugün TV'den Karşı Gazetesi'ne değin tüm FETÖ'cü yayınlara CHP "basın özgürlüğü" diyerek nasıl cansiperane kendini kalkan yapmıştı; hatırlarsınız... Fakat CHP lideri, FETÖ'cü Zaman'a desteğe giderken, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, tam da 7 Haziran seçimi öncesi ne demişti:
"8 Haziran'da bu gazetelerin hepsine el koyacağız!"
Bahsettiği FETÖ'cü gazeteler değildi elbet; onlar basın özgürlüğüne dahildi. "Biz" değiliz!
15 Temmuz'a gelelim. O gece FETÖ'nün şehit etmek istediği lider Erdoğan; tankları açıp yol verdiği lider ise Kılıçdaroğlu idi. Nitekim CHP, önce 15 Temmuz darbesine "tiyatro" ve "kontrollü darbe" dedi. Ardından da "Masumlar içeride" propagandası yapmak için "Adalet Yürüyüşü" başlattı. FETÖ'cü kim varsa, o yürüyüşte yerini aldı.
Kaseti biraz daha geri sararsanız; 17-25 Aralık'tan bir hafta önceki Kılıçdaroğlu'nun Amerika seyahatini, orada görüştüğü FETÖ'cü örgütleri bulursunuz. 17-25 Aralık tapelerini Meclis kürsüsünden dinletecek kadar şirazesi kayan Kılıçdaroğlu, STV'ye çıkıp "Erdoğan, Malezya'ya kaçacak" bile demişti. 31 Mart, kimin nereye kaçacağını şaşırdığı bir tarihti gerçekten ama Erdoğan için değil!
Biraz daha geriye sararsak Kılıçdaroğlu'nun ta Ocak 2012'den itibaren "Yargıda ve Emniyet'te cemaat yapılanması var diyemem" veya Nisan 2012'de "Cemaat yapılanması var demek için kanıt lazım" sözlerini buluruz.
Zaten kaseti 2 yıl daha geriye sarsak, Kılıçdaroğlu'nu CHP'nin başına getiren "kasete" ve onu çekenlere ulaşırız...
O yüzden 17-25 Aralık'tan itibaren FETÖ'ye bayrak açmış AK Parti'ye ve bu mücadeleyi kâh sesi çıkmayana dek miting yapıp FETÖ'yü halkına anlatarak kâh 6 aylık torununun bile olduğu uçakla direnişin merkezine gelip canı pahasına veren Erdoğan'a söyleyecek tek sözünüz olamaz.

***
KURTLA YİYİP KUZUYLA AĞLAŞMAK
Kılıçdaroğlu, dün Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını anmış. Malumunuz Gezmiş ve arkadaşlarını idama götüren kararın altında Erbakan'ın veya Türkeş'in değil ama onlarca CHP'linin imzası vardır.
Nâzım'ı dillerinden düşürmezler ama Nâzım'a 11 dava açan, şiirlerini yasaklayan, kitaplarını toplatan, 35 yıl hapse atan CHP'dir, serbest bıraktıran Adnan Menderes'tir.

 

Size bugünden geriye kronolojik olarak anlatayım:

Kılıçdaroğlu, bugün Ahmet Altan başta olmak üzere "Taraf'ın tetikçisi" dediği herkese sahip çıkan bir noktada. Ancak CHP'nin yargılamak istedikleri var ve onların tek suçu ya AK Partili olmak ya da AK Parti'ye yakın olmak.

Yani FETÖ'yü başından sonuna ve hâlâ destekleyen bir gazeteciyseniz, CHP serbest kalmanız için kendisini ortaya atar. Ancak % 52 oyla seçilmiş Cumhurbaşkanı'nı veya partisini destekliyorsanız, sizin hakkınız "TRT'de canlı yayında yargılanmaktır." Örnek bana ait değil, bizzat CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu'ya aittir.

Yine Samanyolu TV'den Zaman'a, Bugün TV'den Karşı Gazetesi'ne değin tüm FETÖ'cü yayınlara CHP "basın özgürlüğü" diyerek nasıl cansiperane kendini kalkan yapmıştı; hatırlarsınız... Fakat CHP lideri, FETÖ'cü Zaman'a desteğe giderken, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, tam da 7 Haziran seçimi öncesi ne demişti:

"8 HAZİRAN'DA BU GAZETELERİN HEPSİNE EL KOYACAĞIZ!"

Bahsettiği FETÖ'cü gazeteler değildi elbet; onlar basın özgürlüğüne dahildi. "Biz" değiliz!

15 Temmuz'a gelelim. O gece FETÖ'nün şehit etmek istediği lider Erdoğan; tankları açıp yol verdiği lider ise Kılıçdaroğlu idi. Nitekim CHP, önce 15 Temmuz darbesine "tiyatro" ve "kontrollü darbe" dedi. Ardından da "Masumlar içeride" propagandası yapmak için "Adalet Yürüyüşü" başlattı. FETÖ'cü kim varsa, o yürüyüşte yerini aldı.

Kaseti biraz daha geri sararsanız; 17-25 Aralık'tan bir hafta önceki Kılıçdaroğlu'nun Amerika seyahatini, orada görüştüğü FETÖ'cü örgütleri bulursunuz. 17-25 Aralık tapelerini Meclis kürsüsünden dinletecek kadar şirazesi kayan Kılıçdaroğlu, STV'ye çıkıp "Erdoğan, Malezya'ya kaçacak" bile demişti. 31 Mart, kimin nereye kaçacağını şaşırdığı bir tarihti gerçekten ama Erdoğan için değil!

Biraz daha geriye sararsak Kılıçdaroğlu'nun ta Ocak 2012'den itibaren "Yargıda ve Emniyet'te cemaat yapılanması var diyemem" veya Nisan 2012'de "Cemaat yapılanması var demek için kanıt lazım" sözlerini buluruz.

Zaten kaseti 2 yıl daha geriye sarsak, Kılıçdaroğlu'nu CHP'nin başına getiren "kasete" ve onu çekenlere ulaşırız...

O yüzden 17-25 Aralık'tan itibaren FETÖ'ye bayrak açmış AK Parti'ye ve bu mücadeleyi kâh sesi çıkmayana dek miting yapıp FETÖ'yü halkına anlatarak kâh 6 aylık torununun bile olduğu uçakla direnişin merkezine gelip canı pahasına veren Erdoğan'a söyleyecek tek sözünüz olamaz.

KURTLA YİYİP KUZUYLA AĞLAŞMAK

Kılıçdaroğlu, dün Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını anmış. Malumunuz Gezmiş ve arkadaşlarını idama götüren kararın altında Erbakan'ın veya Türkeş'in değil ama onlarca CHP'linin imzası vardır.

Nâzım'ı dillerinden düşürmezler ama Nâzım'a 11 dava açan, şiirlerini yasaklayan, kitaplarını toplatan, 35 yıl hapse atan CHP'dir, serbest bıraktıran Adnan Menderes'tir.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum