AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, Diyarbakır annelerini ziyaret etti

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 1117'nci gününde devam ediyor. Yazıcı, beraberindekilerle ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişini sürdüren aileleri ziyaret etti, onlara karanfil verdi. Evlatlarının dağa nasıl kaçırıldığını Yazıcı'ya anlatan aileler, terör örgütü PKK ile HDP'ye tepkilerini dile getirdi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, Diyarbakır annelerini ziyaret etti
04 Şubat 2023 - 02:24
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, Diyarbakır annelerini ziyaret etti
Giriş Tarihi: 22.09.2022 16:18 Güncelleme Tarihi: 24.09.2022 01:34
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, dağa kaçırılan çocukları için HDP il binası önünde oturma eylemi yapan Diyarbakır annelerini ziyaret etti.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, Diyarbakır annelerini ziyaret etti

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 1117'nci gününde devam ediyor.

Yazıcı, beraberindekilerle ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişini sürdüren aileleri ziyaret etti, onlara karanfil verdi.

Evlatlarının dağa nasıl kaçırıldığını Yazıcı'ya anlatan aileler, terör örgütü PKK ile HDP'ye tepkilerini dile getirdi.

"Bu ateş sırf bu anaların değil hepimizin yüreğini dağlıyor"

Yazıcı, ziyaretin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, evlat nöbeti tutan Diyarbakır annelerinin duruşunun kutsal olduğunu söyledi. Evlatları için sergilenen bu duruşun insan hak ve özgürlükleri ve yaşama hakkı bakımından son derece anlamlı olduğunu belirten Yazıcı, şöyle konuştu:

"Hemen hemen hepsi çocuklarıyla ilgili dağa kaçırılış tarihleri itibarıyla düşüncelerini dile getirdiler. Söyleyecek kelam bulmakta zorluk çekiyorlar. Sözün bittiği yer. Herhalde insanlık tarihinin en vahşi olayıyla bu anneler ve dolayısıyla bizler karşı karşıyayız. Bu çocukların terör örgütüyle irtibatlı ve iltisaklı olmalarına katkı sağlayan, destek veren, bu fiillerin gerçekleşmesine katkı veren her kim ise yaratılmışların en şerefsizidir. Bu ateş sırf bu anaların değil hepimizin yüreğini dağlıyor. Azıcık vicdanına seslenen insan yaşanmış bu insanlık dramı karşısında tüyleri diken diken olur ve gerekeni yapar."

Terör örgütüyle amansız mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdürdüklerini dile getiren Yazıcı, "Elbette ki bu görünen mücadelenin dışında devlet, değişik birimleriyle de terörle irtibatlı, iltisaklı olan kesimleri de takip ediyor. İnşallah Türkiye'yi bu beladan arındıracağız. Diliyoruz ki bu çocuklar anne ve babalarına kavuşur. Yaşanan bu dram geç de olsa sona erer." dedi.

Türkiye'nin büyük ve önemli bir ülke olduğuna değinen Yazıcı, şunları kaydetti:

"Annelerin buradaki direnişi, kamuoyu oluşturmaları son derece kıymetlidir ama üzüntü veren bir tarafı oluyor. 1117 gündür bu anneler karınlarında taşıdıkları çocuklarının 14,15,17, 20 yaşlarda terör örgütü tarafından kandırılarak ya da zorla dağa, terör örgütünün bulunduğu yerlere kaçırılmaları ve aileleriyle, anneleriyle, annelik hukukunu ortadan kaldırmaları karşısında Avrupa'da insan hakları üzerine söylem geliştiren ülkelerin kurumları duyarsız, sessiz oluşları da ibretliktir. Dolayısıyla onların çifte standartlı bu durumları deşifre olmuştur. Annelerimize metanet diliyorum. Buradaki anneler doğurmuş bu çocukları ama buradaki çocuklar hepimizin çocuğu, Türk milletinin çocuklarıdır, anneler de Türk milletinin annesidir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bu olay karşısında hassasiyetimiz son bulana kadar devam edecek."

Yazıcı'ya ziyaretinde, AK Parti Diyarbakır milletvekilleri Mehdi Eker, Ebubekir Bal ve Oya Eronat ile AK Parti MKYK üyeleri Alaattin Parlak, Abdurrahman Kurt ve AK Parti İl Başkanı Muhammet Şerif Aydın da eşlik etti.
Diyarbakır anneleri evlatlarını bekliyor
Dağa kaçırılan çocukları için HDP il binası önünde oturma eylemi yapan Diyarbakır anneleri evlat nöbetini kararlılıkla sürdürüyor.   

Diyarbakır anneleri evlatlarını bekliyor
 19.09.2022 - 04:19

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi, 1112'nci gününde devam ediyor.

Ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişini sürdüren annelerden Hatun Yüceyurt, oğlu Serdal için İstanbul'dan geldiğini belirtti.

2 aydan bu yana oturma eyleminde yer aldığını, oğluna kavuşana kadar evlat nöbetini sürdüreceğini ifade eden Yüceyurt, "HDP'den, PKK'dan çocuğumu istiyorum. Oğlum şu an 28 yaşında ve ben oğlumun 14 yaşındaki yüzünü hatırlıyorum. Kaçırıldığında daha çocuktu, 14 yaşındaydı. Oğlum çık, gel. Oğlum devletimize sığın, bu hasretlik bitsin artık." dedi.

"OĞLUMU HDP'DEN, PKK'DAN İSTİYORUM"

Oğlu Mikail için Van'dan gelen anne Gevez Erdinç ise yıllardır oğluna hasret kaldığını anlatarak, bu hasretin bir an önce bitmesini istedi.

"Oğlumu HDP'den, PKK'dan istiyorum." diyen Erdinç, oğluna, güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu.

7 yıl önce 16 yaşında dağa kaçırılan oğlu Roşat için Hakkari'nin Şemdinli ilçesinden Diyarbakır'a gelerek oturma eylemi yapan anne Necibe Çiftçi, büyük oğlu, 4 çocuk babası Sami Çiftçi'nin de örgüte destek vermediği için terör örgütü PKK mensuplarınca köyden kaçırılarak katledildiğini belirtti.

İki evladı için de acı duyduğunu dile getiren Çiftçi, "Bu evlat acısını bize HDP ve PKK verdi. Oğlum anneni duyuyorsan, görüyorsan dön gel. Evlat nöbetinde seni bekliyorum oğlum." ifadelerini kullandı.

Diyarbakır Anneleri'nin 1117 gündür dinmeyen feryadı: Çocuklarımızı verin
Diyarbakır'da HDP il binası önünde oturma eylemi yapan ailelerin evlat nöbeti 1000'inci günü geride bıraktı. Çocuklarının yolunu gözleyen aileler duygularını Independent Türkçe'ye anlattı

İlyas Akengin Diyarbakır 

Diyarbakır Anneleri'nin evlat nöbetinde 1000'inci gün geride kaldı. Annelerin HDP il binası önünde kararlılıkla sürdürdüğü evlat nöbetinin başlamasını sağlayan süreç, ilk olarak Hacire Akar'ın, düğün hazırlığı yapan oğlu Mehmet Akar'ın dağa kaçırıldığını belirterek HDP İl Başkanlığı'nın kapısına dayanmasıyla başladı.

Akar, 22 Ağustos 2019'da il binasının kapısına giderek oturma eylemi başlattı. Başlattığı oturma eylemi sonuç veren anne Akar, kararlı mücadelesiyle iki gün sonra oğluna kavuştu. 
35 aile evladına kavuştu

Hacire annenin oğlu için gösterdiği mücadele, benzer acıyı yaşayan diğer annelere de umut oldu. Akar'ın açtığı yoldan yürüyen aileler, HDP il binasının önüne gitti. 3 Eylül 2019'da evlat nöbeti başlattı.

1000'inci güne giren evlat nöbeti devam ederken, 3 yılda 301 aile oturma eylemine katıldı, 35 aile ise evladına kavuştu. Diğer aileler ise evladına kavuşacak günü bekliyor. 

Diyarbakır Anneleri (1).jpeg

"Anneler dağları yıka yıka evlatlarını geri kazanıyor"

Yaklaşık 3 yıldır HDP İl binası önünde evlat nöbeti tutan aileler duygularını Independent Türkçe'ye anlattı. O ailelerden biri de Ayşegül ve Rauf Biçer çifti. 

Oğlu Mustafa Biçer'i kurtarmak için 3 Eylül 2019 tarihinde oturma eylemine başladığını belirten anne Ayşegül Biçer, "Oğlum geçen yıl örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim oldu. Askere gönderdim, bir hafta önce bitirip geldi. Anneler dağları yıka yıka evlatlarını geri kazanıyor. Tek dileğim bütün ailelerin çocuklarına kavuşması. Buradaki eylem gösterdi ki, anneler isterse çocuklarını dağdan indirebilir. Ben evladıma kavuştum ama buradaki aileler hala evlatlarının yolunu gözlüyor. Tüm aileler evlatlarına kavuşuncaya dek onları yalnız bırakmayacağım" dedi. 

Ayşegül Biçer.jpeg

"Tek yumruk olup evlatlarımızı dağdan indireceğiz"

Sesini evladıma duyurmak için çok mücadele ettiğini belirten anne Biçer, şunları söyledi:

Buraya oturduktan sonra oğluma sesimi duyurabildim. Oğlum buradaki HDP üzerinden gitti. Evlatlarınızı HDP'den isteyin. Bugün 1000. Günümüz. 35 annemiz evladına kavuştu. Çocuklarımız bir hiç uğruna dağda olmasın. Tek yumruk olup evlatlarımızı dağdan indireceğiz.

Oğluna kavuştuktan sonra yeniden yaşamaya başladığını belirten Biçer, "Hiçbir tarifi olamaz. Zaten ilk gelen telefon bitirdi bizi. Zaten ben ilk öldüğünü sandım. Babasının ağladığını gördüğümde, dizlerim kırıldı, yürüyemedim, bayıldım zaten. Aslında biz yaşamıyorduk. Oğlum geldikten sonra biz yeni yeni yaşamaya başladık. Ki rabbim kurban olduğum rabbim ölüyü topraktan çıkarıp yeniden bana verdi. Yani bundan daha büyük bir mükâfat olamaz" şeklinde konuştu.

Diyarbakır Anneleri (2).jpeg
"35 ailenin evladına kavuşması bize umut oldu; inşallah darısı bizim başımıza gelir"

7 yıl önce 15 yaşındayken kaçırılan oğlu Özkan için eylem yapan Süleyman Aydın, 1000 günden bu yana HDP önünde beklediğini söyledi. 

Baba Özkan, "Evladım 2015 çözüm süreci döneminde önce HDP il başkanlığına, ardından da dağa götürüldü. 7 yıldır oğlumdan haber almadım. 1000 gündür çocuklarımız için buradayız. Benim oğlumu neden dağa gönderiyorlar?!. Herkese insan hakları var da bizim çocuklara neden yok. 1000 gündür bütün dünya feryadımızı duydu HDP duymadı" dedi.

Süleyman Aydın.jpeg

"Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İçişleri Bakanı Soylu büyük bir mücadele veriyor. Onların desteği ile 35 aile evladına kavuştu. Hepimiz için büyük bir umut oldu. İnşallah darısı bizim başımıza olur" diye konuşan Aydın, oğlu Özkan'a şöyle seslendi:

Evlatlarımızı almayana kadar buradan gitmeyeceğiz. 35 ailenin evladına kavuşması bize umut oldu. Hiçbir bir zaman Allah'tan umut kesilmez. Evde sürekli bir eksiklik hissediyoruz. Oğlum gittiğinden bu yana ilaç tedavisi ile ayakta kalıyor. Yarım oldu eşim. Oğlum sesimi duyuyorsan lütfen gel.
 

Diyarbakır Anneleri (4).jpeg

Bir oğlunu PKK kaçırdı, diğeri infaz edildi: İki evlat acısı çekiyorum

Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nden gelerek eyleme katılan Necibe Çiftçi ise, "1000 gündür HDP önünde evlat yolunu gözlüyoruz. Oğlum Sami'yi yataktan kaldırıp infaz ettiler. İnfaz edilen oğlumun çocuklarına da ben bakıyorum. İki evlat açısı çekiyorum. Bin gündür bu acıyı çekiyorum. Oğlumu almadan gitmeyeceğim. Oğlum Rojhat 17 yaşındayken PKK'lılar tarafından kaçırıldı. Oğlumun Suriye tarafından olduğunu duydum. Çocuğum kaçmak istemiş, ancak yakalayıp tırnaklarını kesmişler sonrada cezaevine atmışlar. Bin günde geçse çocuklarımızı almadan gitmeyiz" dedi. 

Bakan Soylu, 1000'inci günde ailelerin yanındaydı

Ailelerin eylem yaptığı HDP önündeki çadır yanında düzenlenen etkinliğe İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su, HAK İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, STK temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, evlat nöbeti tutan aileler ile birlikte Diyarbakır ve Türkiye'nin birçok yerinden aileler katıldı.

Diyarbakır Anneleri (5).jpeg

Soylu: Bu ülkeden teröre bir tek evlat gitmeyecek

Burada konuşan Bakan Soylu, Hacire Akar ile başlayan evlat nöbetinin her geçen gün büyüdüğünü dile getirdi. 

Annelerin 1000 gündür kararlı bir şekilde direndiğini kaydeden Bakan Soylu, tüm tehdit ve baskılara rağmen terör örgütüne insan kaynağı sağlayan siyasi partinin önünde bütün dünyaya haykırdığını belirterek, "Gözyaşlarını içine akıtan ama bir gün olsun terör örgütünü bitirmekten vazgeçmeyen evlatlarını isteyen Diyarbakır Anneleri'nin huzurundayız. Burada her birinin önünde saygıyla eğiliyorum. Annenin ne demek olduğunu bir kez daha dünyaya haykıran annelere müteşekkir olduğumuzu, bu ülkede terörden dolayı evlatlarını kaybeden anneler ve babalar adına bu başkaldırışların tarihi bir süreç olduğunu belirtmek istiyorum. Burada bugün Hakkari, Şırnak, Van, Batman, İzmir'den anneler var. Birlik içerisindeler. Burada bugün ülkemizin her noktasından gelen STK temsilcilerimiz var. Sendikalarımız HAK İŞ Genel Başkanı var. Siyasi parti temsilcilerimiz var. Bu süreçte annelerin büyük mücadelesine, evladına kavuşma isteğine, en önemlisi başka evlatlara bu anlayışı göstererek HDP ve PKK'nın tuzağına düşürmemesine yönelik bir çağrı var. Bütün dostlarımıza bu 1000. gününde minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Bu anneler büyük bir değişim başlattı. Bu annelerin başlattığı bu değişimi bu ülkenin bir evladı olarak, bu hükümetin bir üyesi olarak, Recep Tayyip Erdoğan'ın yol arkadaşı olarak büyük bir takdirle bir anne yüreğine imrenerek onların cesaretini gururla takip ediyoruz" şeklinde konuştu.

Süleyman Soylu(1).jpeg

"Direndiler ve 35 evlatlarını sökerek PKK'dan aldılar"

Bakan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

Ne tür tehditlerle karşı karşıya olduklarını biliyoruz. Hiçbirisinden yılmadıklarını biliyoruz. Hiçbir tehdidin evlat sevgisinden yüksek olmadığı bilinciyle nasıl mücadele ettiklerini biliyoruz. Direndiler ve 35 evlatlarını sökerek PKK'dan aldılar. Herkes buradan bilsin sonuna kadar annelerimizin yanındayız. Allah nasip edecek bu ülkeden teröre bir evlat daha gitmeyecek, anaların gözyaşı dinecek ve ortadan kalkacak inşallah. Bu anneler ortaya koydukları bu direniş bu anlayışla beraber kendilerinden sonra gelecek çocuklara da annelere de ışık olacaklar.
 

Diyarbakır Anneleri (3).jpeg

Erdoğan: Anne yüreğinden daha güçlü bir silah olamaz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan programa telefonla katılarak ailelere hitap etti.

Konuşmasını yüreği yanık Diyarbakır Anneleri'ni selamlayarak başlayan Erdoğan, "Sizler terör örgütüne veya onun güdümündeki partiye Diyarbakır'dan çok önemli bir mesaj verdiniz. Bu ülkenin cesur ve dirayetli anneleri olarak onlara boyun eğmeyeceğinizi gösterdiniz. Evlatlarınıza kavuşmak için verdiğiniz eşsiz mücadeleyi en başından beri taktirle takip ediyoruz. Mücadelenizin her aşamasında içişleri bakanımız ve diğer arkadaşlarımızla birlikte yanınızda yer aldık. Bundan tam 1000 gün önce Hacire Akar kardeşimizle başlayan mücadeleniz eşine ender rastlanır bir evlat sevgisi, merhamet, azim destanı olarak şimdi de tarihe altın harflerle yazıldı. Terör örgütü artık meydanın boş olmadığını bildiği için evlatlarımıza öyle kolayca kanca atamıyor. Örgütün güdümündeki parti de bu alçak plana pervasızca aracılık yapamıyor. Şahsım, ülkem ve milletim adına sizlere ne kadar teşekkür etsem azdır" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, annelere hitabını şu sözlerle sürdürdü:

Sizler anne yüreğinden daha güçlü bir organizasyon, daha güçlü bir silah olmadığını ispatladınız. Bütün dünya teröristlerin yanında yer alsa da annelerin kalplerindeki sevgi ve gözlerindeki kararlılıkla karşılarına çıkması o hainlerin bütün dengelerini bozmaya yetti. Kandırılıp dağlara götürülüp ölüme sürüklenen her bir evladın sıkıntısını yüreğimizde hissediyoruz.


"Bu ülkenin size şükran borcu var"

Erdoğan, Diyarbakır Anneleri'nin verdiği mücadeleyi güvenlik güçleriyle sınır ötesindeki harekatlarla tamamladıklarını söyledi. 

"Diyarbakır ve diğer şehirlerimizde annelerin verdiği mücadeleyi sınırlarımızın ötesindeki harekatlarımızla tamamlıyoruz" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

Örgüte katılımın neredeyse sıfıra düşmesinde güvenlik güçlerimiz ve askerlerimizin operasyonları kadar sizlerin mücadeleniz de etkili olmuştur. Artık çocuklarımızı kandıramayan mevcut elemanlarını saflarında tutamayan terör örgütünün faaliyet sahalarını da birer birer kapatıyoruz. Suriye sınırları boyunca adım adım kurmakta olduğumuz 30 kilometre derinlikteki güvenlik koridorunu tamamlayacağız. Böylece çocuklarımızı kandırıp dağa götürme mekanizmasını tamamen ortadan kaldıracağız. Bu ülkenin siz Diyarbakır Anneleri'ne çok büyük şükran borcu vardır. Bu milletin siz Diyarbakır Anneleri'nden alacağı çok ders vardır. İnşallah bu kulaktan kulağa anlatılarak geleceğimizi aydınlatan bir ışığa dönüşecektir. Bir kez daha her birinize teşekkürlerimi sunuyor, Rabbimden bir an evvel çocuklarınıza kavuşmanızı diliyorum.

Konuşmaların ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun katılımıyla bir yürüyüş gerçekleştirildi. 


PKK'dan kaçtı, Türkiye'ye teslim oldu… Şimdi askere gidiyor

Diyarbakır Annelerine destek çağrısı

197 gündür eylemlerini sürdüren "Diyarbakır Anneleri": Bu iş Türk-Kürt davası değil

35 aile evladına kavuştu

Oturma eylemine katılan 35 ailenin çocuğuna kavuşması, yüreği evlat hasretiyle yanan ve bekleyişini sürdüren annelere moral oldu.

Çocuklarına kavuşan ailelerden bazıları şunlar:

Anne Hacire Akar'ın 24 Ağustos 2019'da oğlu Mehmet'e kavuşmasının ardından Hatice Ceylan oğlu Cafer'e, Hüsniye Kaya kızı Mekiye'ye, babaanne Halime Kadran torunu İbrahim Halil Kadran'a, baba Metin Açan oğlu H. Açan'a, baba Nizamettin ve anne Aslıhan Eşrefoğlu oğulları Hüseyin'e, anne Gevriye Ayhan kızı Pelda'ya, baba Melik ve anne Melek Aslan oğlu Volkan'a, anne Muhteber Birlik oğlu Veysi'ye, anne Cahide Alkan oğlu Mehmet Emin'e, anne Şahize Altınkaynak kızı Halise'ye, engelli baba Cemal Ertaş oğlu Ramazan'a, anne Naime Dalmış kızı Tekoşin'e, teslim olan Haşim Açar tedavisinin sürdüğü hastanede babasına, anne Sever Fidan oğlu Tayfur'a, anne Gülşen Çetin oğlu Erdal'a, anne Meryem ve baba Fahrettin Akkuş evlatları Erkan'a, anne Perihan ve baba Fettah Kaya oğulları Cuma'ya, anne Safiye ve baba Mehmet Emin Coşkun oğulları İbrahim'e, anne Keziban ve baba Mehmet Yalçın kızları Yasmin'e, anne Gülüzar ve baba Sıdık Fidan oğulları Ferdi'ye, anne Güli ve baba Zeki Bal oğulları Yusuf'a kavuşmuştu.


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum